Girdi yapan Nurköy

BATAKLIKTAN KURTULAN İNSANLAR

”Sözler’le kuvvetü’z-zahr olduğunuz mü’minler, bataklıktan çıkardığınız mütehayyirler, ayılttığınız sarhoşlar, iade-i şuur ettirdiğiniz divaneler, şu zamanda Kur’ân’dan iyi mürşid olamayacağına inandırdığınız hakikaten müştak insanlar, ilzam ettiğiniz münafıklar, mülhidler, hattâ kaçırdığınız şeytanları her gözü olan ve bakan gördü, akıldan nasibi olan anladı, kalbi bozulmayan inandı. Bu azîm muvaffakiyâtın sırrı, acz yolunun rehberi olan Kur’ân’ın ve Nurların dellâlının […]

BİRİNCİ LEM’A’DAKİ SIR

Madem hakikî vaziyetimiz budur; Biz de, Hazret-i Yunus Aleyhisselâma iktidaen, umum esbabdan yüzümüzü çevirip, doğrudan doğruya, Müsebbibü’l-Esbab olan Rabbimize iltica edip لاَۤ اِلٰهَ اِلاَّ اَنْتَ سُبْحَانَكَ اِنِّى كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ “Senden başka ilâh yoktur. Seni her türlü noksandan tenzih ederim. Gerçekten ben kendine zulmedenlerden oldum.” Enbiyâ Sûresi,87 ayeti) demeliyiz ve aynelyakin anlamalıyız ki, gaflet ve […]

AKTABLAR LİSTESİNDE YER ALAN HAFIZ MEHMED GÜL

Hâfız Mehmed Gül, Risale-i Nur’da adı çok geçen bir nur fedakarıdır. 1890 Isparta Sav doğumludur. Hafız Mehmed,Mustafa Gül’ün ağabeyidir. Sav Kasabasının Gül’ler ailesinin bütün fertleri, Hafız Mehmed Gül, Mustafa Gül, Ali Gül üç kardeş, amcaoğulları İbrahim Gül, İsmail Gül o en korkulu günlerde matbaa gibi çalışıp Risale-i Nur’ları yazıp çoğaltmışlardır. Risale-i Nur’un çeşitli yerlerinde mektupları, […]

İLİM TALEBESİNİN VEFATI

İman, Kur’an hizmeti Risale-i Nur’un talebe, hadim, hizmetkar ve erkanlarından Ceylan Ağabey ile Zübeyr Ağabey’den bizlere ders niteliğinde birkaç hatıra. İçki içip sarhoş olan insanları gören Ceylan Ağabey, ”Niye biz Risale-i Nur’un sarhoşu olamıyoruz? Çünkü içmiyoruz. Sarhoş sıhhatı pahasına alkolik oluyor,biz de nurkolik olmalıyız. Nur’u içip içip sızmalıyız ki, neticede ebedi bir sıhhat ve saadet […]

ALTI SENE SADAKATLE HİZMET EDEN

Altı sene bana kemâl-i sadakatle, hasbî olarak hizmet eden ve harika olarak benim gibi bir asabî adamı hiçbir vakit gücendirmeyen ve müsvedde kâtipliğini daima yapan Süleyman Efendinin fıkrasıdır. Efendim Hazretleri; Evvelâ mübarek ellerinizi öper, mukaddes dualarınızı beklerim. Fakir hademeniz ve talebeniz ve kardeşiniz olan Süleyman, şimdiye kadar telif olunan mübarek Nurları birer birer mütalâa ederek […]

KUR’AN’DA MİSALLERLE DİKKATİMİZ ÇEKİLİYOR

Cenab-ı Hakk, Kur’ân-ı Kerîm’de bir çok hakikatleri bize misâllerle ders vererek dikkatimizi çekmektedir. بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلاً كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّمَٓاءِۙ تُؤْت۪ٓي اُكُلَهَا كُلَّ ح۪ينٍ بِاِذْنِ رَبِّهَاۜ وَيَضْرِبُ اللّٰهُ الْاَمْثَالَ لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَذَكَّرُونَ “Görmedin mi, Allah güzel bir sözü nasıl misâl getirdi? (Güzel bir […]

ISPARTA’NIN HAFIZ ALİ’Sİ, ALİ YAĞCI

Ali Yağcı, 1908 Eğridir doğumludur.Yıllarca muhtelif camilerde fahri imamlık yapan Ali Yağcı, risaleleri genç yaşta tanımış ve güzel yazısı ile yazarak hizmet etmiştir. Küçük yaşta attan düştüğü için kambur kalmıştır. Hafız olan Ali’ye halk arasında “Kambur Hafız” diye hitap edilir. Daha sonra ise dedelerinin yağ ticaretinden dolayı, “Yağcıların Kambur Hafız” lakabı ile tanınır. Üstad Bediüzzaman […]

MEYVE RİSALESİ NASIL YAZILDI?

Risale-i Nur’un önemli eserlerinden olan Meyve Risalesinin telifi nasıl olmuştur? Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Meyve Risalesi için, ”Bu risale, Denizli Hapishanesinin bir meyvesi ve bir hatırası ve iki Cuma gününün mahsulüdür.” diyor. 1943 yılında başlayıp 1944 yılında beraetle neticelen Denizli Hapsi Maznunlarından Risale-i Nur’un manevi avukatı Merhum Ahmed Feyzi Kul Ağabey’in Risale-i Nur’un ve […]

AKIL ALMAZ HATALAR

İKİNCİ MESELE: Yirmi sene evvel tab edilen Sünuhat risalesinde, hakikatli bir rüyada, âlem-i İslâmın mukadderatını meşveret eden ruhanî bir meclis tarafından bu asrın hesabına Eski Said’den sordukları suale karşı verdiği cevabın bir parçası şimdilik tezahür etmiştir. O zaman, o manevî meclis demiş ki: “Bu Alman mağlûbiyetiyle neticelenen bu harpte Osmanlı Devletinin mağlubiyetinin hikmeti nedir?” Cevaben […]

AZAMET VE KUDRET SAHNESİ

HAZRET-İ YUNUS ibni Mettâ Alâ Nebiyyinâ ve Aleyhissalâtü Vesselâmın münâcâtı, en azîm bir münâcattır ve en mühim bir vesile-i icabe-i duadır. Hazret-i Yunus Aleyhisselâmın kıssa-i meşhuresinin hülâsası: Denize atılmış, büyük bir balık onu yutmuş. Deniz fırtınalı ve gece dağdağalı ve karanlık ve her taraftan ümit kesik bir vaziyette, لاَۤ اِلٰهَ اِلاَّ اَنْتَ سُبْحَانَكَ اِنِّى كُنْتُ […]