”İKİNCİ MESELE: Ehl-i dünya diyorlar ki: ”Bize ahkâm-ı diniyeyi ve hakaik-i İslâmiyeyi talim edecek resmî bir dairemiz var. Sen ne salâhiyetle neşriyat-ı diniye yapıyorsun? Sen madem nefye mahkûmsun; bu işlere karışmaya hakkın yok.” ”Elcevap: Hak ve hakikat inhisar altına alınmaz. İman ve Kur’ân nasıl inhisar altına alınabilir? Siz dünyanızın usulünü, kanununu inhisar altına alabilirsiniz. Fakat […]

”Bilâhare Siirt’e bağlı Tillo kasabasına gitti. Meşhur bir türbeye kapandı. Orada harika olarak Kâmus-u Okyanus’u Bâbü’s-Sin’e kadar hıfzetti. Ne fikre binaen “Kâmus”u hıfzettiği sorulduğunda, “Kâmus, her kelimenin kaç mânâya geldiğini yazıyor. Ben de bunun aksine olarak, her mânâya kaç kelime kullanıldığını gösterir bir kâmus vücuda getirmek merakına düştüm” cevabında bulundu. Mezkûr türbeye kapandığı vakit küçük […]

Şöhret sahibi olmsk, şan ve şeref sahibi olarak insanların önüne çıkmak kötümüdür? Böyle olup iman Kur’an hizmeti yapmak daha iyi olmaz mı? İnsanlar mevki sahibi şöhret sahibi kişileri çokca dinlerler? İnsanlarda çoğunlukla, şöhret, şan, şeref sahibi olmak arzusu vardır. Hatta bazı insanlarda bu arzu, bu his öyle şiddetlidir ki, onun için hayatını feda edebilir. Şöhret […]