ŞEFAAT ALLAH’IN İZNİNE BAĞLI

Şefaatin dinimizdeki yeri, kıyamet günü müminlere kimler şefaat edebileceklerdir?

Şefaat, suçunun bağışlanması, dileğinin yerine gelmesi için birine aracılık etmek manasınadır. Dinimizde, kıyamet günün de Allah’ın izin verdiği kişilerin müminlerin bağışlanması için Allah katında niyazda bulunulması anlamında da kullanılır.

Nisa Suresi 85 nci ayetinde, şefaat, aracı olmak, yardım ve öncülük etmek manalarındadır.

مَنْ يَشْفَعْ شَفَاعَةً حَسَنَةً يَكُنْ لَهُ نَص۪يبٌ مِنْهَاۚ وَمَنْ يَشْفَعْ شَفَاعَةً سَيِّئَةً يَكُنْ لَهُ كِفْلٌ مِنْهَاۜ وَكَانَ اللّٰهُ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ مُق۪يت

“Kim güzel bir şefaatla (hayır ve iyiliklere aracı, vasıta olmakla) şefaat ederse, bundan kendisine bir sevab (hisse) vardır. Kim de kötü bir şefaatle (kötülüğe delil olmak ve yardım etmekle veya kötülük çığırını açmakla) şefaatde bulunursa, ondan kendisine bir günah payı vardır. Allah her şeye kadirdir.” (Nisa Suresi, 85 nci ayet)

Bu ayete göre, bir insan, müminlerin iyiliği için uğraşıp onları kötülüklerden korumaya çalışırsa dünyada ve ahirette ona sevap vardır. Eğer kötülüğe ve zarara sebeb olursa da bu günahtan ona bir pay vardır.

Dinimiz de şefaat haktır. Ayetlerle sabittir.Her namaz sonrası okuduğumuz Ayet-el Kürsi’nin bir bölümünde şöyle buyrulur:

”O’nun yanında, O izin vermeden şefaat edecek kimdir?” (Bakara Suresi, 255 nci ayet). Şefaat haktır, fakat Allah’ın iznine bağlıdır. Kıyamet günü ise, Allah’ın izni ile şefaat edecekler üç kişidir. Peygamberler, alimler ve şehidlerdir.

Şefaat, bir müminin günahlarının bağışlanması için Allah’a dua edip yalvarmasıdır. Peygamber Efendimiz (ASM):

”Her Peygamber’in bir duası vardır. Ben ise, İnşaAllah duamı kıyamet gününde ümmetime şefaat etmek için saklamak istiyorum.”(Buhari, Daavat 1,Tevhid 31,Muslim)

Allah’ın müsaade ettiği, Peygamberler, alimler ve şehidlere şefaat izni verileceği Ku’an-ı Kerim’de birçok ayette yer almaktadır. Yunus Suresi 3 ayeti, Meryem Suresi 87 nci ayeti, Taha Suresi 109 ncu ayet, Zuhruf Suresi 86 ncı ayet, Enbiya Suresi, 27-28 nci ayet, Duhan Suresi 41-42 nci ayeti ve daha birçok surede bu konu yer almaktadır.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir