FATIMA BİNT-İ ESED (R.ANHA)
Kureyş’in Haşimoğulları kolundan olan Fatıma bint-i Esed, Mekke’de doğmuştur. Ebu Talip’in hanımıdır. Bu evlilikten Talip, Akıl, Ca’fer, Ali adlı dört oğlu ile, Ümmühan, Cümame, Reyta ve Esma adında dört kızı dünyaya gelmiştir. Peygamber Efendimiz(ASM), dedesi Abdulmuttalip’in ölümünden sonra amcası Ebu Talip’in himayesine girmiştir.
Fatıma bint-i Esed, Peygamberimize sekiz yaşından itibaren annelik yapmış, O’na öz evladı gibi davranmıştır. Efendimiz, kendi ifadeleriyle, Fatıma bint-i Esed’in ellerinde onun sıcak alakası şefkat ve sevgisi içinde büyümüştür. O’na annesini aratmayacak derece sıcak şefkat ve hizmetinde özel gayret göstermiştir. Bu konuda Efendimiz şöyle buyurur:
”O benim annemdi. Kendi çoçukları aç dururken önce benim karnımı doyurur. Saçımı başımı tarar, bir anne şefkatini benden esirgemezdi.”
Müslümanlığını uzun süre gizli tutan Fatıma bint-i Esed, Ebu Talip’in ölümü üzerine hicretten iki yıl önce İslamiyete tabi olduğunu açıklayıp aleni kelime şehadet getirmiştir. Mekke’de artık yaşanamıyacağına inanan Fatıma, diğer müslümanlarla birlikte Medine’ye hicret ederek muhacir olma mutluluğuna da sahip olmuştur. Medine’de Hz. Ali ve Hz. Fatıma ile birlikte aynı evde oturmuşlardır. Peygamber Efendimiz(ASM)ın kızı onun gelini olmuştur.
Hicretin dördüncü yılında Hz. Fatıma bint-i Esed vefat etti. Onun vefat haberini alan Peygamber Efendimiz (ASM) üzüntüsünü, ”Bugün annem vefat etti.” şeklinde beyan etmiştir. O gün sırtından gömleğini çıkarıp Hz. Ali’ye vererek, annesine kefen yapmasını söylemiştir. Cenaze namazını kıldırdı. Kabre inerek bir süre yanı üzerine yattı. Gözyaşları içinde kabirden çıktı. Fatıma bint-i Esed kabre defnedildi.
Sahabeler, Efendimiz(ASM)ın etrafında toplanarak merakla şunu sordular: ”Ya Rasulullah! Sizin bu kadına yaptığınızı başka hiç bir kimseye yapar iken görmedik” dediler. Bunun üzerine Efendimiz(ASM) şöyle buyurdular:
”O benim annemden sonra annemdi. Amcam Ebu Talip’ten sonra bu kadıncağız kadar bana iyiliği dokunan bir kimse olmamıştır. Ona cennet elbiselerinden giydirilsin diye gömleğimi kefen olarak giydirdim. Kabir hayatı kendisine kolay ve rahat gelsin diye de bir müddet kabrinde uzandım.”
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!