KUR’AN OKUNURKEN DİNLEMEK

”Birinci sualiniz: Eğer Kur’ân okunurken, namazın, tesbihatın tetimmesi ise, kıbleye karşı duranlar, vaziyetlerini bozmamak evlâdır. Yalnız müezzinin önündeki adam arkasını çevirsin, yahut çekilsin. Eğer Kur’ân müstakil olarak okunursa, okuyana karşı teveccüh etmek evlâdır. Hem cihât-ı sitte ile mukayyed olmayan ruh kulağıyla dinleyen adam kıbleye karşı teveccüh etse; ve cismanî kulağıyla dinleyen adam, okuyana karşı teveccüh etse, evlâdır.

İkinci sualiniz: Cemaatin iştiyakına ve okuyanın niyetine göre efdaliyet tahavvül eder. (HAŞİYE )

Üçüncü sualiniz: Üç İhlâs, bir Fatiha, muhtasar bir hatim hükmünde olduğundan ona vakit tahdit edilmez. Her vakitte gayet müstahsendir.

Dördüncü sualiniz:

اَللّٰهُمَّ اَنْتَ السَّلاَمُ وَمِنْكَ السَّلاَمُ تَبَارَكْتَ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَاْلاِكْرَامِ

kelâmını değil yalnız müezzin, her bir musallî her bir namazın selâmından sonra söylemesi Şâfiîce sünnettir. Hanefîce dahi, müezzin için her namazda sünnet olması gerektir. Umum ihvanlara selâm ve bayramlarınızı tebrik ediyorum.
Âhiret kardeşiniz
Said Nursî”(Barla Lahikası)

(HAŞİYE:  Sabah ve akşam namazlarından sonra Sûre-i Haşr’in sonunda (Huvallahüllezi) den başlamak sünnet iken (Layestivi)  ’den başlanması, efdaliyeti terk olur mu?)

“Allah’ım selâm Sensin; selâmet de ancak Sendendir. Mübâreksin, ey Celâl ve İkrâm Sahibi!”(Hadis-i Şerif meali)

Namaz ve tesbihatın sonunda okunan Kur’an’da, cemaat kıbleye dönük olduğu için yönünü değiştirmez. Kur’an’ı müezzin okuyor ise, sadece onun önündeki adam yana dönmeli ya da önünden kalkmalı. Çünkü Kur’an okuyan birisinin direkt önünde, sırtı çevrili bir şekilde oturmak edebe uygun düşmüyor.

Şayet Kur’an namazın devamında değil de müstakil bir şekilde okunuyorsa, o zaman cemaatin tamamı Kur’an’ı okuyan kişiye karşı yönelmesi daha faziletlidir.

Üstad Bediüzzaman Hazretleri, bu mektupta dikkatimizi bir şeye çekiyor. Camide namaz tesbihatı sonrası okunan, Kur’an’ı nasıl dinlemeliyiz. Birisi ceset kulağı ile dinlemek, diğeri ise ruh kulağı ile dinlemek. Ceset kulağı ile dinleyenin, ruh kulağı ile dinleyenden farkı ise, ruh kulağı ile dinleyen vücudunun altı yönü ile kıbleye dönüp Kabe’yi karşısında görür gibi dinleyendir.

Rabbim, İnşaallah cümlemize, Kur’an’ı Kabe’yi görür gibi dinlemeyi nasip etsin.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir