İZMİR NUR TALEBELERİNDEN MUSA YUKARI

1930 yılında Denizli’ye bağlı Tavas’ın Ovacık Köyünde dünyaya gelen Musa Yukarı İzmir Nur Talebeleri arasında yer almıştır. İzmir’in Torbalı ilçesine bağlı Ayrancılar mahallesinde ikamet eden Musa Yukarı, 1960 yılında Emirdağ’da Üstad Bediüzzaman Hazretlerini ziyaret ederek elini öpmüştür. Musa Yukarı Ağabey Risale-i Nur Talebeliğinde yolu mahkeme ve hapishanelerden de geçen ağabeyler arasındadır.

Kur’an’ın bu asırdaki en mükemmel bir tefsiri olan Risale-i Nurları kendine rehber eden Musa Yukarı, bu yolculuğunda yaşadıklarını şöyle dile getirir:

”1960 yılının Ocak ya da Şubat ayında, bize Ankara Nur Talebeleri kardeşlerden bir mektub geldi. Bu mektub da ”Demokrat Parti milletvekilleri ile konuşabilecek olanlar, Ankara Mahkemesi için Ankara’ya gelsinler.”deniyordu. Üstad Hazretlerinin de Ankara’ya geleceği söyleniyordu. Biz de Kadir İnci ile birlikte Ayrancılardan yola çıktık. Ankara’ya geldik.
Üstad Hazretleri, Ankara’ya gelmeyince Kadir kardeşle istişare ettik, Emirdağ’a gidip Üstad’ı görmeye karar verdik. Emirdağ’a öğle vakti vardık. Tam cami cemaati dağılırken, ben yaşlı bir amcaya yaklaştım:

”Amca bu cemaatte nurcu var mı?” deyince,
”Oğlum hep Nurcuyuz, ne istiyorsun?” dedi.
”Bediüzzaman Hazretlerini ziyarete geldik evini bilmiyoruz.” Amca, genç bir çocuğu çağırdı. ”Bak oğlum bu iki misafir İzmir’den gelmişler, git Bediüzzaman Hocanın evini onlara gösteriver.” dedi.
Çocuğun arkasına düştük, avlu duvarı ile çevrili bir evi gösterdi. ”İşte burası” dedi ve gitti. Ben hemen kapıyı çalmaya başladım. Birisi omuzuma vurdu. ”Ben polisim buyrun karakola”dedi. Karakola geldik. Bir polisin yanına oturduk. Polis, ”bunlar kim?” diye sorunca bizi getiren polis, ”bunlar Bediüzzaman’ı ziyarete gelmişler.”dedi.Bize, ”nerelisiniz?”, ”İzmir’liyiz”, ”neden geldiniz?”, ”Hoca Efendi’yi ziyarete geldik”. deyince. Polis bize döndü:
”İzmir’den Emirdağ’a kadar her taraf hoca dolu, hoca mı yok ki, ta İzmir’den buraya geldiniz?” dedi. Ben de, ”O bir takdir meselesidir, gönül meselesidir.” dedim. Bir süre polislerle karakolda sohbet ettik. Daha sonra komiser bize, ”sizi serbest bırakıyorum, haydi gidin”.dedi. Biz böylece o geceyi karakolda geçirmiş olduk. Bizi karakola getiren polis, ”biz sizi sevdik, yardımcı olacağız” diyerek bizi aldı, doğru Mehmed Çalışkan’ın dükkanına götürdü. ”Mehmed Ağabey bunlar sizden” dedi, çekti, gitti.

Mehmed Ağabey, ”Ha sizmiydiniz o gelenler, akşam derste Zübeyr Ağabey duymuş, ”İzmir’den iki nurcu gelmiş diye sizi aramış ama bulamamış. Şimdi siz evi biliyorsanız hemen gidin.” dedi.
Kadir İnci ile tekrar Üstad Hazretlerinin evine gittik. Bir kardeş geldi, ona durumumuzu söyledik ve beklemeye başladık. bir süre sonra o kardeş geldi. Üstad Hazretlerinin bizi kabul edeceğini söyledi. Dünyalar bizim oldu. Hemen kapıdan geçtik, içeri girdik. Üstad elini uzattı bana, elini öptüm, ”seni Zübeyr’in yerine kabul ediyorum, nerelisin”dedi. ”Denizliliyim ama şu anda İzmir’de oturuyorum. ”dedim.

Üstad’ın elini öpen, Kadir İnci de”Konya, Ermenekliyim. İkimiz de İzmir Torbalı, Ayrancı da oturuyoruz.”dedik. Üstad bize hitaben:
”Küfrün beli kırılmıştır, bir daha doğrultamaz. İzmir’deki kardeşlere selam söyle, para masraf edip gelmesinler. Risale-i Nur’ları okusunlar. Oğlum, Zübeyr, bunlar beni görmek için buraya gelmişler. Bunların yol paralarını ver.”dedi. Biz, parayı almayız, başka yere gelmiştik, buraya uğradık” dedik. Üstad tekrar elini uzattı, biz de yeniden elini öptük. Üstad, Zübeyr Ağabey’e, ”Bunları otobüse bindir, öyle gel”dedi. Zübeyr Ağabey, bizle beraber dışarı çıktı. Yolda bir dakika bile durmadan, İzmir tarafına giden bir otobüs geldi. Biz hemen binip oradan ayrıldık.”

Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerini Emirdağ’da ziyaret eden ve Nur Talebeliği yolunda mahkeme ve hapis hayatı yaşayan Musa Yukarı, 8  Mayıs 2015 yılında Ayrancılar’da vefat eder. Cenaze namazından sonra ise Ayrancılar Eski Mezarlığına defnedilir. Kendisine Allah’tan rahmet dileriz.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir