ELÇİ SAHABE ALA BİN HADRAMİ(RA)

Ala bin Hadrami, Mekke’de doğmuştur. Babası Abdullah bin Dımad Kehlan asıllı olup Hadramut bölgesinden Mekke’ye gelmiş ve buraya yerleşmiştir. Hadrami lakapları bu bölgeden olmaları sebebiyledir.

Mekke’de doğup büyüyen Ala, İslamiyeti ilk tebliğ yıllarından itibaren kabul etmiştir. Ümeyyeoğullarının müttefiki oldukları için Ala, müslümanlığını gizlemiş, Hudeybiye Anlaşmasından sonra müslüman olduğunu açıklamıştır. Okuma yazma bilen Ala bin Hadrami, zaman zaman Hz. Peygamber’e katiplik yapmıştır. İlk elçi olarak görevlendirilen Sahabelerden birisi de Ala bin Hadrami’dir. Hz. Peygamber, 630 yılında İslamiyeti tebliğ etmek üzere bir mektupla Ala’yı Mecusi olan Bahreyn Valisi Münzir bin Sava’ya gönderdi.

Ebu Hureyre ile birlikte Bahreyn’e giden Ala bin Hadrami, Hz. Peygamber’in mektubunu Münzir bin Sava’ya verdi,ona Mecusiliği bırakıp İslamiyeti kabul etmesini söyledi. Bahreyn Valisi Münzir, Mekke’den bir Peygamber çıktığını işitmiş, fakat İslamiyet hakkında bir bilgiye sahip değildi. Saygılı bir şekilde mektubu alan Münzir, mektubu okuması için tercümanına verdi. Mektubun okunmasından sonra iyi bir hatip olan Ala bin Hadrami şöyle bir konuşma yaptı:

”Ey Münzir! Şüphesiz sen dünya işlerinde büyük bir akla sahipsin. Bak iyi düşün! Hiç yalan söylemeyen bir kimseyi tasdik etmemek, verdiği sözden hiç caymayan kimseye itimat etmemek, inanmamak sana yakışır mı?”

Akıllı bir adam olan Münzir, Peygamber Efendimiz (ASM)ın mektubu ve Ala’nın konuşması üzerine biraz düşündü ve Ala’dan İslamiyet hakkında sorular sorup bilgi aldı, düşüncelerini ise şöyle dile getirdi:

”Elimdeki saltanata baktım, onu ahiret dışında sadece dünyaya ait buldum. Sizin dininize baktım, onun dünyayı da ahireti de birlikte kucakladığını gördüm. Dünya da ve ahirette rahat yaşamak ve ebedi bir hayatı kabul etmeme ne mani olabilir?” diyerek Kelime-i Şehadet getirip müslüman oldu.

Peygamber Efendimiz (ASM)a bir mektupla müjdeli haberi arz eden Ala, bundan sonra ne yapması gerektiğini sordu. Bu mektuba çok sevinen Peygamberimiz, Ala bin Hadrami’yi bu başarısından dolayı tebrik etti ve onu Bahreyn Valiliğine tayin ederek, Bahreyn’lilere İslamiyeti öğretmesini emretti.

Peygamber Efendimiz (ASM)ın vefatından sonra Ala bin Hadrami, Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer dönemlerinde de Bahreyn Valiliği görevine devam etti.

Ala bin Hadrami, Hz. Ebu Hureyre ile birlikte Basra’ya gitmek üzere yola çıkarlar, Liyas mevkiinde Ala vefat eder. Yagmur suyu ile yıkanan Ala bin Hadrami oraya defnedilir.

Allah ondan razı olsun.

 

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir