Girdi yapan Nurköy

SADAKAT, SIDDIKIYET

Sadakat, Allah rızası için kalbden bağlılık, kalbi ve samimi dostluk ve bu dostlukta sebat, vefadarlık göstermektir. Hz. Ebu Bekir (RA)’in Hazreti Peygambere Aleyhisselatü Vesselama olan dostluğu ve sadakati gibi. “Nübüvvet” makamından sonra,”Sıddıkiyet” makamı gelir, bu makamın piri Hazreti Ebu Bekir (RA)’dır.Kur’an-ı Kerim’de müminler sadık ve sıddık olmaları yönünde birçok ayetler bulunmakta, ve doğru yolda gidenler […]

KEDERİ BIRAK KEYFİNİ ÇEK

”Ey insan! Sen kendini, kendine mâlik sayma. Çünkü sen kendini idare edemezsin. O yük ağırdır; kendi başına muhafaza edemezsin, belâlardan sakınıp levazımatını yerine getiremezsin. Öyle ise, beyhude ıztıraba düşüp azap çekme. Mülk başkasınındır. O Mâlik hem Kadîrdir, hem Rahîmdir. Kudretine istinad et; rahmetini ittiham etme. Kederi bırak, keyfini çek. Zahmeti at, safâyı bul. Hem der […]

HAKKI EFENDİ (TIĞLI)

l875’te doğan Hakkı Efendi (Tığlı), Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin ilk talebelerindendir. l935’te Eskişehir Hapsinde Üstad ile birlikte hapis yatmıştır. Eğridir Müftüsü Hüsnü Efendinin kardeşi ve risalelerde adı geçen Tevfik Tığlı’nın amcasıdır. Barla Lahikası ve Kastamonu Lahikasında, Hakkı Efendi (Tığlı) ile alakalı mektublar ise şöyle: ”Her ne ise… Sizi bütün bütün gücendirmemek için kısa kesiyorum. Kardeşim […]

MALI SATACAN, ALICI ALLAH

”Nefis ve malını, Cenâb-ı Hakka satmak ve Ona abd olmak ve asker olmak ne kadar kârlı bir ticaret, ne kadar şerefli bir rütbe olduğunu anlamak istersen, şu temsîlî hikâyeciği dinle: Bir zaman bir padişah, raiyetinden iki adama, herbirisine emaneten birer çiftlik verir ki, içinde fabrika, makine, at, silâh gibi herşey var. Fakat fırtınalı bir muharebe […]

GAFLET ALLAH’I UNUTMA

Gaflet, kısaca Allah’ı unutup ondan habersiz yaşamak demektir. Gafleti dağıtıp huzuru elde etmenin yolu, tahkiki iman dersi veren Risale-i Nur’ları bol bol okuyup, okuduğumuzu inceden inceye düşünerek, imanımızı arttırıp yaşamaya çalışmaktır. Risale-i Nur’da “gaflet uykusu” “gaflet sersemliği” “gaflet sarhoşluğu” “gaflet zulümatı” “gaflet perdesi” gibi dikkat çekici ifadelere çokca yer verilmiştir. Bu tabirlerden anladığımız, gafletin de […]

HAFIZ HALİD TEKİN

Barlalı olan Hafız Halid Tekin 1891 yılına burada doğmuştur.  Hafız Halid Tekin önceleri ilkokul öğretmeni olarak Isparta’nın Sütçüler kasabasında ve Eğirdir’in İlâma köyünde vazife yapmıştır. Öğretmenliği bıraktıktan sonra da Barla’nın Pazar Camiinde imamlık yapmaya başlar. Risale-i Nur’un telif edildiği yıllarda Bediüzzaman’ın müsvedde kâtipliğini yapar. Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin “âhiret kardeşim” iltifatına mazhar olmuştur. On Yedinci […]

İNSANIN ÖNÜNDE İKİ YOL VAR

Dünyaya gelen insanın önünde iki yol vardır. İnsan kendi, hür iradesi ve seçme hürriyeti ile bu yollardan birini seçer. Seçilen yolun ise, sonu önemlidir. İnsanın önüne konulan iki yol ise şöyle: 1- Dünya hayatını gaye,amaç yapmak, bu yolda Serçe kuşuna yetişemez, 2- Ahiret hayatını amaçlamak, o vakit bütün kainatın kumandanı ve Allah’ın nazik bir misafiri. […]

GÖLDE KAYIKLA SEYAHAT

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ “Aziz kardeşlerim, Bu defa motorlu kayık içinde Eğirdir’den Barla’ya giderken denizin dehşetli, emsalsiz fırtınası leyle-i Kadirdeki dehşetli hastalık gibi, zahmet noktasını kaldırıp büyük bir rahmete vesile olduğunu sizlere müjde veriyorum. Altı arkadaşla beraber şehid olmak, yedi ihtimalden altı ihtimalle deniz bize geniş bir kabir olmak için zemin hazırlandı. Fakat o hal altında, mükerrer […]

MADDİ VE MANEVİ LEZZET ALMA

Marifet,(bilme ve tanıma) ve muhabbet (sevme,sevgi) insanın en temel iki vazifesi olup, kazancı Allah’ın rızası, neticesi de saadet-i ebediyedir. Kim Allah’ın rızasını kazanıp saadet-i ebediyeye mazhar olmak istiyor ise; marifete ve onun neticesi olan muhabbete sarılmalıdır. Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri bu hususları şu veciz ifadeleri ile özetliyor: ”Evet, bütün hakikî saadet ve hâlis sürur […]

YAĞMUR DUASINI NASIL ANLAMALIYIZ

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ ”Bana hizmet eden küçücük bir Risale-i Nur talebesinin çoklar namına sorduğu sualine cevaptır. Sual: Üstadım, yağmur duası ve namazın neticesi görünmedi, fâidesiz kaldı. İki üç defa bulut toplandı, yağmur vermeden dağıldı. Neden? Elcevap: Yağmursuzluk, bu çeşit dua ve namazın vaktidir, illeti ve hikmeti değil. Nasıl ki güneş ve ayın tutulması zamanında küsuf ve […]