ŞEYTAN VESVESESİNE İLAÇ VE MERHEM

” Ey sû-i vesveseden meyus nefsim! Tedâi-yi hayalât, tahattur-u faraziyat, bir nevi irtisam-ı gayr-ı ihtiyarîdir. İrtisam ise, eğer hayırdan ve nuraniyetten olsa, hakikatin hükmü bir derece suretine ve misaline geçer: güneşin ziyası ve harareti, âyinedeki misaline geçtiği gibi. Eğer şerden ve kesiften olsa, aslın hükmü ve hassası, suretine geçmez ve timsaline sirayet etmez. Meselâ necis ve murdar birşeyin âyinedeki sureti ne necistir, ne murdardır. Ve yılanın timsali ısırmaz.

İşte şu sırra binaen, tasavvur-u küfür, küfür değil; tahayyül-ü şetm, şetm değil. Hususan ihtiyarsız olsa ve farazî bir tahattur olsa, bütün bütün zararsızdır.
Hem ehl-i hak olan Ehl-i Sünnet ve Cemaatin mezhebinde birşeyin şer’an çirkinliği, pisliği, nehy-i İlâhî sebebiyledir. Madem ki ihtiyarsız ve rızasız bir tahattur-u farazîdir, bir tedâi-yi hayalîdir; nehiy ona taallûk etmez. O dahi ne kadar çirkin ve pis birşeyin sureti dahi olsa, çirkin ve pis olmaz.”(Mektubat, On Birinci Mektub)

Üstsd Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri,bu mektubta şeytanın vesvesesine tutulan insanlara bir ilaç ve merhem sunmakta.

Üstad Hazretleri, insan zihninde iradesiz olarak beliren küfür, şer gibi şeylerin, kesif ve bulaşıcı olmadığını bunun için bize zarar veremeyeceğini söylüyor. Bu pis hayal ve fikirleri kendi malımız gibi düşünmememizi, bunları şeytanın üflemesi olarak bilmemizi, ve böyle bilerek de kalbimizin rahat etmesini öğretiyor.

Üstad, misaller ile konuyu aklımıza yaklaştırıyor.Nurani varlıklar ile kesif varlıkların görüntüleri farklı olduğu için hükümleri de farklıdır. Nurani varlık yansıdığı yere kendi aslı vasfınıda götürür. Güneşin aynada yansıması gibi. Kesif şeyler ise sadece görüntü vardır, vasfı yoktur. Bir taşın aynada sadece görüntüsü vardır, vasfı yoktur.

Üstad Hazretleri, zihin aynasına hayırlı ve nurani şeyler yansıdımı,zihne nuraniyet ve hayır geldiğini,zihni hayır ve nura çevirdiğini,kesif bir şey yansıdımı,sadece görüntü olduğunu,vasfı olmadığı için de zarar vermiyeceğini söylüyor.

” Allah’ım, Efendimiz Muhammed (ASM)e, O’nun Al ve Ashabına, Senin rızanı kazanmaya ve O’nun da hakkını ödemeye vesile olacak şekilde bol bol salat ve selam eyle.” Amin.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir