Girdi yapan Nurköy

ASIL KAYNAK KUR’ANDIR

Aziz, sıddık kardeşlerim; Sizin mektuplarınızdan o kadar mesrur oldum ki, tarif edemem. Hususan Hüsrev’in çok kıymettar iki mektubunda, Hacı Hâfız’ın köyünde Risale-i Nur’un pek fevkalâde bir surette tevessüü, o iki mektubu nüsha gibi ve bir hüccet-i katıa gibi saklayıp, bu havalideki talebelere bir tâziyâne-i teşvik olarak gösteriliyor. Risale-i Nur, Kur’ân’ın bir mu’cize-i mânevîsi olduğu gibi, […]

RUKİYYE BİNT MUHAMMED (R.ANHA)

Rukiyye bint Muhammed, Efendimiz(ASM)ın ikinci kızı ve üçüncü çocuğudur. İsmi, rukü eden, hastalık ve kötülüklerden korunmak veya kurtulmak amacıyla dua okuyup üfleme manalarına gelir.Hz. Hatice(RA) dan sonra yeni gelen Peygamber ve İslamiyete kardeşleri Zeyneb, Ümmü Gülsüm ve Fatıma ile birlikte ilk inananlardandır. Peygamberlikten önce bir gün Efendimiz(ASM)ın evine amcaları Ebu Talip ile birlikte bir heyet […]

AHİRZAMAN FİTNESİNDEN KURTULMAK

Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ferman etmiş: مَنْ تَمَسَّكَ بِسُنَّتِى عِنْدَ فَسَادِ اُمَّتِى فَلَهُ اَجْرُ مِائَةِ شَهِيدٍ Yani, “Fesâd-ı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse, yüz şehidin ecrini, sevabını kazanabilir.” Evet, Sünnet-i Seniyyeye ittibâ, mutlaka gayet kıymettardır. Hususan bid’aların istilâsı zamanında Sünnet-i Seniyyeye ittibâ etmek daha ziyade kıymettardır. Hususan fesâd-ı ümmet zamanında Sünnet-i Seniyyenin küçük […]

EFELİKTEN TALEBELİĞE HÜSEYİN AKÇAY

Hüseyin Akçay, namı diğer Koruk Efe Barla’ya bağlı Çobanisa Köyünde 1893 yılında dünyaya gelmiş. Koruk Efe, iki metre boyunda gür kaşlı bakınca insanın ürperdiği görenin korkup kaçtığı irikıyım bir adam. Koruk lakabı ise çabuk celallenip kızdığı zaman yüzünün ekşimesinden dolayı kendisine verilmiş. İşte bu Efe’nin birgün yolu Barla’ya düşer. Herkesin şerrinden korkup kaçtığı bu adam […]

İLK EZAN NE ZAMAN OKUNDU

İnsanlar namaza nasıl çağrılırdı, İlk Ezan nerede ve nasıl okunmuştur? Mekke döneminde farz kılınan namaza insanları davet yolunda bir yol düşünülmemişti. Peygamber Efendimiz(ASM)ın Medine’ye gidişine kadar müslümanlar namaz vakti geldiği zaman ”namaza namaza” ifadeleri ile davet edilmişlerdir. Hicretten sonra Mescid-i Nebevi dediğimiz mescid inşa edilerek namaz cemaatle kılınmaya başlanmıştır. Namaz vakitlerinde de Hz. Bilal-i Habeşi, […]

AHİRET İŞİNDE HIRSLI OLMAK

”Birincisi: “Neden en ziyade senin şahsın hakkında hüsn-ü zan eden ve sana büyük bir makam veren ve Risale-i Nur’la çok kuvvetli irtibatı bulunan ve sen de onları çok sevdiğin halde, hizmet-i Nuriyenin haricinde senin şahsınla temaslarını istemiyorsun ve senin hakkında fazla hüsn-ü zan beslemeyeni sohbette tercih ediyorsun, daha ziyade iltifat gösteriyorsun, nedendir?” Elcevap: Otuz Üçüncü […]

İMAN ERİ AMR BİN SAİD (RA)

Cahiliye döneminde Mekke’nin tanınmış kişilerden olan Ebu Ühayna’nın oğlu olan Amr bin Said, İslamın ilk yıllarında iman edip ilk Müslümanlar arasına katılmıştır. Abisi Halid bin Said’in İslamiyeti seçmesi üzerine babası Ebu Ühayna’nın kızıp Zureyba mevkiine çıktığı zaman hanımı Fatma bint Safvan ile birlikte müslüman olmuştur. Mekke’li müşriklerin zulüm baskı ve eziyetlerine uzun süre sabreden Amr […]

EVVEL, AHİR, ZAHİR, BATIN İSMİ

Hattâ herbir ağacın mebde’inde ve müntehasında ve üstünde ve içinde هُوَ اْلأَوَّلُ وَاْلاٰخِرُ وَالظَّاهِرُ وَالْبَاطِنُ “O Evveldir, Âhirdir, Zâhirdir, Bâtındır.” Hadid Sûresi, 3. ayeti” isimlerinin işaret ettikleri dört sikke-i tevhid var. • İsm-i Evvel ile işaret edildiği gibi, herbir meyvedar ağacın menşe-i aslîsi olan çekirdek HAŞİYE öyle bir sandukçadır ki, o ağacın programını ve fihristesini […]

SAV KÖYÜ TALEBELERİNDEN SALİH YILDIZ

Isparta’ya bağlı Sav Köyünde 1915 yılında dünyaya gelen Salih Yıldız Sav Köyü Nur Talebelerindendir. Kardeşi Mustafa ile birlikte Sav’da iman Kur’an hizmetinin ön saflarında yeralmıştır. Risale-i Nur hizmetinde Sav Köyünün ayrı bir yeri vardır. Sav Köyü insanları içinde iman Kur’an hizmetine hiç kimse engel olmamıştır. En avamı, en cahili dahi hizmetlere yanaşmasa da hizmet edenlere […]

İMANSIZ İSLAMİYET KURTULUŞ SEBEBİ OLABİLİRMİ

Acaba İslâmiyetsiz iman, medar-ı necat olabilir mi? Elcevap: İmansız İslâmiyet sebeb-i necat olmadığı gibi, İslâmiyetsiz iman da medar-ı necat olamaz. Felillâhi’l-hamdü ve’l-minnetü Kur’ân’ın i’câz-ı mânevîsinin feyziyle, Risale-i Nur mizanları, din-i İslâmın ve hakaik-i Kur’âniyenin meyvelerini ve neticelerini öyle bir tarzda göstermişlerdir ki, dinsiz dahi onları anlasa, taraftar olmamak kàbil değil. Hem iman ve İslâmın delil […]