Girdi yapan Nurköy

ABBAS MEHMED : ÜSTAD KİMSEYİ BOŞ GÖNDERMEZDİ

Abbas Mehmed Kara, 1906 yılında isparta’ nın Barla nahiyesinde doğmuştur. Köyde marangozluk yaparak geçimini sağlamıştır. Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin, Barla yıllarında evinin odununu kırmak,sobasını yakmak ve suyunu getirmek O’nun vazifeleri arasındaydı. Üstad’ın kaldığı evi ve caminin de tamiratını Abbas Mehmed yapmıştır. Risale-i Nur’un ümmi talebeleri arasında yeralan Abbas Mehmed, okuma yazması olmasada gece, gündüz çalışır üstüne […]

İNSANLARIN TAKDİRİ NASIL ZARARLI OLUR

”İnsanlar beni saysın, beni sevsin, beni dinlesin duygusundan nasıl kurtulabiliriz? Bu huylardan kurtulup vazgeçmemiz için neler yapmalıyız? Sevilmek,sayılmak, hürmet görmek güzel bir duygudur. İnsanlar beni sevsin, beni saysın diye hareket etmek, doğru ve iyi bir davanış değildir. İnsanı ikiyüzlülüğe sevkeder. Böyle bir arzu insanın uhrevi amellerini iptal eder. Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Lahika mektublarında […]

HAYATINI VE RAHATINI TERKETMEK

”Size hayatımda vefattan sonra elinize geçecek mânevî malımı ve hukukumu size vermeye ve  مُوتُوا قَبْلَ اَنْ تَمُوتُوا  “Ölüm gelip çatmadan evvel, şehvet ve nefsî arzularınızla ilgili duygularınızı terk etmek suretiyle bir nevi ölünüz.” sırrına binaen, ölümden evvel sizi bilfiil vâris yapmaya dair bir Nur şakirdi sordu ki: “Hikmet nedir? Sizi daha çok zaman aramızda görmek […]

TURRA VE SİKKE İLE TEVHİD DERSİ

”Gel, bütün bu ovaları, bu meydanları, bu menzilleri süslendiren şeyler üstünde dikkat et. Herbirisinde o gizli zattan haber veren işler var. Adeta herbiri birer turra, birer sikke gibi, o gaybî zattan haber veriyorlar. İşte, gözünün önünde, bak, bir dirhem pamuktan (HAŞİYE:1) ne yapıyor: Bak, kaç top çuha ve patiska ve çiçekli kumaş çıktı. Bak, ondan […]

ABDURRAHMAN NURSİ

Üstad Bediüzzaman Hazretleri’nin Ağabeyi Molla Abdullah’ın oğlu Abdurrahman Nursî, 1903 yılında Nurs’ta dünyaya geldi. Henüz çok genç yaşlarda iken İstanbul’a yerleşen Abdurrahman, Amcası Üstad Hazretleri’nin Rusya’daki esaretten geldikten sonra yerleştiği İstanbul Çamlıca tepesindeki bir köşkte hayatını birlikte geçirmeye başlamıştır. Amcası Üstad Bediüzzaman Hazretleri o günlere ait hatıralarını şöyle ifade eder: “Bu hayatım, hayat-ı dünyevîye cihetinde […]

HANİFE, HANEFİ İSMİ NERDEN GELİR

Hanefi Mezhebinin ismi nereden gelmektedir. Niçin Hanefi Mezhebindeniz denilir? Mezhebin ismi kurucusunun künyesi olan Ebû Hanife’den gelir. Hanife sözcüğü Hanif kökünden gelir. Hanif sözcüğü İslam öncesinde Allah’ın birliğine inanan ve Hz. İbrahim(AS) ın dininden olanları tanıtmakta kullanılırdı. Ebû Hanife’nin bu künyeyi nasıl aldığı konusunda çeşitli görüşler mevcuttur. En çok kabul görmüş açıklama, Hanif sözcüğünün kullanımlarından […]

GÜNEŞ IŞIĞI KARANLIĞI DAĞITIR

Aziz, sıddık kardeşlerim; Evvelâ: Cennetü’l-Firdevsin meyveleri ve Medresetü’z-Zehranın heyet-i fa’âlesinin sahaif-i amelleri ve defter-i haseneleri olan Zülfikar ve arkadaşlarını, selâmetle Cuma gecesi serçe kuşunun verdiği müjdeden iki saat sonra kemâl-i sürurla aldık. Sizlere onların harfleri adedince بَارَكَ اللهُ وَوَفَّقَكُمُ اللهُ وَاَسْعَدَكُمُ اللهُ فِى الدَّارَيْنِ deyip ruh u canımızla sizi tebrik ettiğimiz gibi, bu memleketi de […]

HASTALIK İNSANI TERBİYE EDER

”Ey mâsum hasta çocuklara ve mâsum çocuklar hükmünde olan ihtiyarlara hizmet eden hasta bakıcılar! Sizin önünüzde mühim bir ticaret-i uhreviye var. Şevk ve gayretle o ticareti kazanınız. Mâsum çocukların hastalıklarını, o nazik vücudlara bir idman, bir riyazet ve ileride dünyanın dağdağalarına mukavemet verdirmek için bir şırınga ve bir terbiye-i Rabbâniye gibi, çocuğun hayat-ı dünyeviyesine ait […]

TENEKECİ MEHMED EFENDİ

Mehmed Sözer, Risale-i Nur’larda, Tenekeci Mehmed Efendi adıyla bilinir. 1892’de Isparta’da doğmuştur. Tenekeci Mehmed diye bilinsede, asıl mesleği hattatlıktır. Isparta ve civarı camileri, onun levhalarıyla süslüdür. On İki Isparta Kahramanlarından ve Risale-i Nur’un ilk talebelerindendir. Üstad  Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri,Isparta’ya ilk gelişinde Müftü Tahsin Efendinin medresesinde kalır. O yıllarda medreseler Maarif tarafından satıldığı için bu […]

KUR’AN OKUNURKEN DİNLEMEK

”Birinci sualiniz: Eğer Kur’ân okunurken, namazın, tesbihatın tetimmesi ise, kıbleye karşı duranlar, vaziyetlerini bozmamak evlâdır. Yalnız müezzinin önündeki adam arkasını çevirsin, yahut çekilsin. Eğer Kur’ân müstakil olarak okunursa, okuyana karşı teveccüh etmek evlâdır. Hem cihât-ı sitte ile mukayyed olmayan ruh kulağıyla dinleyen adam kıbleye karşı teveccüh etse; ve cismanî kulağıyla dinleyen adam, okuyana karşı teveccüh […]