Yazılar
RİSALE-İ NUR’UN İLK AVUKATI ZİYA
Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri'nin 1935 yılında başlayan Risale-i Nur Mahkemelerinde ilk avukat olarak Ziya Sönmez'in adı geçmektedir. Üstad Bediüzzaman Hazretleri'nin ilk avukatlarından Ziya Sönmez, 1876 yılında Fatsa'da…
ŞEYH VEYA MÜRŞİDİNİZ DEĞİLİM
''Gayet ehemmiyetli iki meseleyi, sizlere, zekâvetinize itimaden, Risale-i Nur’da müteferrikan parçaları bulunmalarına binaen, gayet muhtasar konuşacağım.
Birincisi: Risale-i Nur’un hakikî ve hakikatli bir şakirdi bulunan ve…
DÜNYA SALTANATI YERİNE
ÜÇÜNCÜ SUALİNİZ: “O mübarek zâtların başına gelen o feci, gaddârâne muamelenin hikmeti nedir?” diyorsunuz.
Elcevap: Sabıkan beyan ettiğimiz gibi, Hazret-i Hüseyin’in muarızları olan Emevîler saltanatında, merhametsiz…
DENİZLİ MAZNUNU İHSAN ERDEM
1904 yılında Kastamonu’nun Küre İlçesinin Çardak Köyü’nde dünyaya gelen İhsan Ertem, öğretmen olarak görev yaparken Risale-i Nur’u tanır. Cumhuriyet dönemi öğretmenlerinden birisi olan İhsan Erdem, daha sonra Risale-i…
HAS TALEBELER İÇİNE KATILMAK
Aziz, sıddık, mübarek kardeşlerim;
Sizin mübarek Ramazan’ınızı ve leyle-i Kadrinizi ve bayramınızı bütün ruh u canımızla tebrik ve tes’id ediyoruz. Cenab-ı Erhamürrâhimîn, emsâl-i kesiresiyle sizleri müşerref eylesin.…
EZA CEFA VE İŞKENCELERE
İkinci Mesele: Bayramın ikinci gününde, teneffüs için kırlara çıktığım zaman, ehemmiyetli bir memur tarafından beş vecihle kanunsuz bir taarruza mâruz kaldım. Cenâb-ı Hak, rahmet ve keremiyle, belime, başıma yüklenen Risale-i…
KABİRDE BEKLEYEN RUHLAR
BEŞİNCİ SUALİNİZİN MEÂLİ: Kıyametin hâdisâtından ervâh-ı bâkiye müteessir olacaklar mı?
Elcevap: Derecatlarına göre müteessir olacaklar. Melâikelerin tecelliyât-ı kahriyede kendilerine göre müteessir oldukları gibi…
NUR ŞAKİRDİ AHMED KUREYŞİ(ÖZKAN)
Kastamonu Nur Talebeleri arasında yeralan Ahmed Kureyşi, 1909 yılında Devrakani ilçesinde dünyaya gelmiştir. Hatıralarında, Üstad Bediüzzaman Hazretleri'nin Kastamonu'da sürgün olduğu dönemde Kastamonu'da iki dükkânı olduğunu,…
MUSİBET VE BELALAR
''Bir zaman, eski Harb-i Umumîde, düşmanların ehl-i İslâma ve bilhassa çoluk ve çocuklara ettikleri katl ve zulümlerinden pek çok müteellim oluyordum. Fıtratımda şefkat ve rikkat ziyade olduğundan, tahammülüm haricinde azap…
KULUN MUTLAK TEVEKKÜLÜ
Aziz kardeşim; senin birinci sualin ki,
“Sahabeler nazar-ı velâyetle müfsitleri neden keşfedemediler? Tâ, Hulefâ-yı Râşidînin üçünün şehadetini netice verdi. Halbuki, küçük Sahabelere, büyük velîlerden daha büyük deniliyor.”
Elcevap:…