MUHABBETİN KAYNAKLARI NELERDİR?
Muhabbet, daha doğrusu sevginin kaynakları nelerdir? İnsan niye birisini sever?
Hepimiz güzel bir manzarayı severiz. Güzel bir sanat eserini över, şahsımıza yapılan bir ikrama hediyeye teşekkür ederiz.
İnsanın bir şeyi veya bir kişiyi sevmesi için bazı sebebler olması lazımdır. Sevginin üç kaynağından bahsedilir. İnsan güzelliği olan şeyleri sevmek ister. Kendisine yardım edene karşı bir sevgi duyar. Bir de kemal sahibi olanlar da sevilir.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, insanın hadsiz bir muhabbet üzere yaratıldığını söyler ve muhabbete vesile olan sebebleri şöyle özetler:
”Beşer, fıtraten, şu kâinatın Hâlıkına karşı hadsiz bir muhabbet üzerine yaratılmıştır. Çünkü fıtrat-ı beşeriyede cemâle karşı bir muhabbet ve kemâle karşı perestiş etmek ve ihsana karşı sevmek vardır. Cemal ve kemal ve ihsan derecâtına göre o muhabbet tezayüd eder,”
Muhabbetin, kemal,cemal ve ihsan kaynağından bahseden Üstad Bediüzzaman Hazretleri, bu sebeblerin en mükemmelinin de Cenab-ı Hakk’ta toplandığına dikkat çeker. Demek biz insan olarak, bütün kalbimizle Allah’ı sevmemiz gerekir.
”Hem bu küçük insanın küçücük kalbinde kâinat kadar bir aşk yerleşir. Evet, kalbin mercimek kadar bir sandukçası olan kuvve-i hafıza, bir kütüphane hükmünde binler kitap kadar yazı, içinde yazılması gösteriyor ki, kalb-i insan, kâinatı içine alabilir ve o kadar muhabbet taşıyabilir.
Madem fıtrat-ı beşeriyede ihsan ve cemal ve kemâle karşı böyle hadsiz bir istidad-ı muhabbet vardır. Ve madem bu kâinatın Hâlıkı, kâinatta tezahür eden âsârıyla bilbedâhe tahakkuku sabit olan hadsiz cemâl-i mukaddesi, bu mevcudatta tezahür eden nukuş-u san’atıyla bizzarure sübutu tahakkuk eden hadsiz kemâl-i kudsîsi ve bütün zîhayatlarda tezahür eden hadsiz envâ-ı ihsan ve in’âmâtıyla bilyakin ve belki bilmüşahede vücudu tahakkuk eden hadsiz ihsânâtı vardır.”(Lem’alar, On Birinci Lem’a)
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!