Girdi yapan Nurköy

KONYA TALEBELERİNDEN ALİ TAYYAR

Ali Tayyar,Konya’nın Ereğli İlçesinin Pınarkaya Köyünde 1932 yılında dünyaya gelmiştir. Çobanlık ve çiftçilik ile uğraşan Ali Tayyar Ağabey, anne ve babasının ehli kalb ve babasının Nakşibendi Tarikatının Mevlana Halid-i Bağdadi koluna mensup olduğunu dile getirerek, ”Ben Üstad’ımı çocukken duymuştum. Risale-i Nur nasip olunca mübarek Üstad’ımı beş kere ziyaret ettim.”dedi. 1952 yılında Diyarbakır’a asker olarak gittiğini […]

AYET BERKENAR NEDİR?

Ayet berkenar ölçüsü nedir, ne zamandanberi kullanılmaktadır? Ayet berkenar, Kur’an’da bütün sayfaların ayetle başlayıp ayetle sona ermesine denilir. Ayetler sayfa sonunda bölünerek diğer sayfaya geçmez. Kurân’da dünya çapında meşhur olmuş olan ayet berkenar özelliğini ilk keşfeden Hattad Kayışzade Hafız Osman Efendi’dir. Hafız Osman hattı diye tanınan şekli, Allah’ın izni,ilhamı ve lütfuyla Kayışzade Hafız Osman, Kur’an’dan […]

İHANET VE HAKARETLERLE BENİ ÇÜRÜTMEK

Aziz, sıddık kardeşlerim; Hadsiz şükür olsun ki, Risale-i Nur yerine beni sıkıyorlar, benimle meşgul oluyorlar. Hiç merak etmeyiniz. عَسٰى أَنْ تَكْرَهُوا شَيْئًا وَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْ“Belki sevmediğiniz şey hakkınızda hayırlıdır.” Bakara Sûresi, 216 ncı   ayeti) sırrıyla, inşaallah bu yeni hâdisede dahi bir hayır olacak. Hâdise budur: Ceylân’ı ve iki arkadaşları -ki bana hizmet ediyorlardı- yanıma gelmelerini […]

PEYGAMBER EFENDİMİZ(ASM)IN AMCASI ABBAS (RA)

Peygamber Efendimiz(ASM)ın amcası Abbas bin Abdülmuttalip Mekke’de dünyaya gelmiştir. Babası Kureyş kavminin reisi Abdülmuttalip annesi Nutey’ledir. Rasululluh’tan iki yaş büyüktür. Künyesi Ebu’l- Fazl’dır. Çocukluk yıllarını Mekke sokaklarında Efendimiz ile birlikte geçirmiş, aynı yaştan iki genç olarak büyümüşlerdir. Efendimiz, Abbas’a ”İnsanın amcası babası gibidir.” buyurarak ona hürmet gösterirdi. Ticaretle uğraşan Abbas genç yaşta zengin olmuştur. Kabe’yi […]

SÜNNET-İ SENİYYENİN KAYNAĞI ÜÇTÜR

ON BİRİNCİ NÜKTE Üç Meseledir. BİRİNCİ MESELE: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın Sünnet-i Seniyyesinin menbaı üçtür: akvâli, ef’âli, ahvâlidir. Bu üç kısım dahi üç kısımdır: ferâiz, nevâfil, âdât-ı hasenesidir. Farz ve vâcip kısmında ittibâa mecburiyet var; terkinde azap ve ikab vardır. Herkes ona ittibâa mükelleftir. Nevâfil kısmında, emr-i istihbâbî ile, yine ehl-i iman mükelleftir; fakat terkinde […]

BELA VE MUSİBETLERE KARŞI SABIR

ÜÇÜNCÜ SUALİNİZ: Cenâb-ı Hak musibetleri veriyor, belâları musallat ediyor. Hususan masumlara, hattâ hayvanlara bu zulüm değil mi? Elcevap: Hâşâ! Mülk Onundur; mülkünde istediği gibi tasarruf eder. Hem acaba, san’atkâr bir zât, bir ücret mukàbilinde seni bir model yapıp, gayet san’atkârâne yaptığı murassâ bir libası sana giydiriyor; hünerini, maharetini göstermek için kısaltıyor, uzaltıyor, biçiyor, kesiyor, seni […]

YARALI RUHLARA MERHEM

Sabri’nin fıkrasıdır. Üstad-ı Âzam Efendim Hazretleri; Bu defa hoş ve lâtif tevafukatıyla nuranî yolculara dest-i mânevîsini uzatarak, ziyâdar parmağıyla “Bizler başıboş, gelişi güzel serpilmiş şeyler değiliz. Belki muvazene-i tâm ve tevafuk-u hakikiye ve bir kıyâs-ı kat’iye ile inkişaf ve temevvüc eden kitab-ı semâviyye-i Kur’âniyenin misalsiz birer yıldızlarıyız” diyerek, bâlâsı zîrine, sağı soluna eyâdî-i mânevîsiyle musafaha […]

HZ. ABBAS’IN AZADLISI EBU RAFİ (RA)

Ebu Rafi, aslen Mısır’lı olup, Abbas bin Abdülmuttalip’in kölesidir. Asıl adı tam olarak bilinmemektedir. İslamiyetin ilk tebliğ yıllarında Müslüman olan Ebu Rafi, köle olması sebebiyle müşriklerin zulüm ve baskısından çekinip müslüman olduğunu açık etmemiştir. İslamiyeti ilk yıllarda kaabul eden Ebu Rafi, bu konuda şöyle der: ”Ben, Abbas bin Abdülmuttalip’in kölesi idim. İslamiyet ev halkı içinde […]

BASİT BİR TOPRAK VE DENİZDEN

Dördüncü Hakikat olan Otuz Üçüncü Mertebe rahîmiyet ve rezzâkiyet hakikatidir. Yani, umum zemin yüzünde ve içinde ve havasında ve denizinde bütün zîhayatın ve bilhassa zîruhun ve bilhassa âciz ve zaiflerin ve bilhassa yavruların, hem maddî ve midevî, hem mânevî bütün rızıklarını, şefkatkârâne, kuru ve basit bir topraktan ve câmid ve kemik gibi kuru odun parçalarından […]

VAN’LI TALEBE ABDÜLBAKİ ARVAS

Abdülbaki Arvasi, Van ilinin Arvas köyünde 1899 da dünyaya gelmiştir. Babası eski Van Müftülerinden Şeyh Masum Efendi, dedesi ise Seyyid Fehim Efendidir. 1.nci Dünya Savaşından önce Van’da idadi(lise) de okurken sık sık okula gitmeyip, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin Horhor’daki medresesine gittiğini dile getiren Abdülbaki, o günleri şöyle anlatır: ”Üstad bana,”Niçin mektebe gitmedin, yine mi kaçtın?” derdi. […]