Girdi yapan Nurköy

BİNBAŞI ASIM BEY

Barla Lâhikası, Tarihçe-i Hayat, Şualar ve Mektubat gibi eserlerde ismi, yazdığı mektup ve şiirlerde imzası bulunan, Binbaşı Âsım Bey, l877 yılında İzmit’te dünyaya geldi. Âsım Bey, Trablusgarp, Şam, Muğla ve Manisa’da subay olarak görev yapmıştır. Binbaşı Asım Bey’le ilgili Tarihçe-i Hayat’ın “Eskişehir Hayatı” kısmında şu ifadeler yer almakta : “Binbaşı merhum Âsım Bey isticvap edildi; […]

ŞEYTAN VESVESESİNE İLAÇ VE MERHEM

” Ey sû-i vesveseden meyus nefsim! Tedâi-yi hayalât, tahattur-u faraziyat, bir nevi irtisam-ı gayr-ı ihtiyarîdir. İrtisam ise, eğer hayırdan ve nuraniyetten olsa, hakikatin hükmü bir derece suretine ve misaline geçer: güneşin ziyası ve harareti, âyinedeki misaline geçtiği gibi. Eğer şerden ve kesiften olsa, aslın hükmü ve hassası, suretine geçmez ve timsaline sirayet etmez. Meselâ necis […]

DOKTORLARA TAVSİYE

İnsan maddi hastalıklara maruz kaldığı gibi, manevi hastalıklara da tutulur.Hastalık ve musibetler Kur’an talebesi insanlar için, bir tesadüf değil Şafî Hakiki tarafından insana gönderilen bir hediye, bir ikaz veya bir ihsandır. Kainatın yaratılmasındaki gaye,esmayı görmek ve göstermek olduğundan musibetlerde bu gayeye yöneliktir.İnsan, bu hallerle Allah’ın birçok isimlerinin tecellisini üzerinde görebilir. Üstad Hazretlerine göre,”asıl musibet dine […]

İNSAN HAVASIZ, SUSUZ YAŞAYABİLİR Mİ?

İnsan havasız ve susuz yaşabilir mi? Bu mümkün değil,insan bünyesi hava ve su olmadan hayatiyetini devam ettiremez. İnsanın cesedi,vucüdu,azaları biran bile havasız susuz yaşayamaz. Aynı şekilde, insanda manevi duygu ve hissiyatlar vardır ki, onlar da Allah ismine ve manasına muhtaçtırlar. Allah ismi onların havası ve suyudur. İnsanın ceset ve azalarını suya ve havaya muhtaç bir […]

İBADETTE HEDEF ALLAH RIZASI

İnsanın yaptığı ibadetin asıl gerekçesi Allah’ın emri ve yasaklamasıdır. İbadetten asıl maksat Allah’ın rızasıdır. Başka bir maksat olmaz,olamaz.Oruç, Allah’ın Ramazan ayında tutulmasını emrettiği bir ibadettir. O ayda tutulmazsa, Oruç ibadeti yerine gelmez. Fakat Oruç’un tıbbı bir takım faydaları da olabilir, bu faydalar insana verilen ikramlardır. Bu fayda için oruç tutulmaz. Dua ve virdler de kulluk […]

MÜSLİM ve MÜMİN

İslam ve iman konusunu biraz açabilir miyiz? İslam, Hazret-i Muhammed Aleyhisselatü Vesselamın kendisine gelen vahiy ile tebliğ buyurduğu din. İnsanın benimsediği,kabul ettiği ve ona taraftar olup onu uygulamasıdır. İman, İslamın inanç ve akaid kısmını içine alıp bir insanın kabul etmesidir. Allah’ın hükümlerini ve kanunlarını hayatında hakim kılmak isteyendir. Allah’ın kanun ve kurallarının tamamı olan İslamı […]

NASUHİZADE ŞEYH MEHMED

Barla Lâhikası’nda mektubu ve şiiri bulunan Nasuhizade Şeyh Mehmet Balkır,1878 yılında doğmuş.Şeyh Hacı Rahmi Sultan’ın halifelerindendir. Burdur’da bulunan Şeyh Nasuhizade Mehmed Efendi, Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri,1925 yılında Burdur’a gelince, ”Bu büyük bir zattır” diyerek ziyaretine gidiyor. Üstad’ı görünce hemen tanıyıp Risale-i Nur Talebeleri kervanına katılmıştır. ”Bülbül-i Bağistan-ı Kur’ân, Üstad-ı Ekremim, Efendim Hazretleri; Mürşid-i ekmel, şeyhim […]

DOST, KARDEŞ, TALEBE

Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Risale-i Nur’un birçok yerinde, iman ve Kur’an hizmetinde olanları dost,kardeş ve talebe olarak sıralamıştır. Bu sıralanan özelliklerdeyse insanın kaldıramıyacağı bir zorluk yoktur. En önemlisi ise,dost ve kardeş olmadır. Zira bu İslamın emir ve yasaklarını dinlemektir. Talebeliğin şartı ise, yazılan Sözlere kendi malı gibi sahip olmadır. Bu konuda Barla Lahikasında şu […]

İNSAN ÖLÜMÜ NİYE UNUTUR ?

İnsanı gaflete düşüren sebebler nelerdir? Ölecegini bilen insan neden bazen ölümü unutur, veya üzerine almaz? Bu konuda Risale-i Nur Külliyatından Lem’alar adlı eserde Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri kendi nefsi ile birlikte bize de hitabı şöyle : ”Ey gafil Said! Bil ki, galat-ı his nev’inden, gayet muvakkat dünyayı lâyemut ve daimî görüyorsun. Etrafına ve dünyaya […]

İNSAN KENDİSİNE VERİLEN NİMETİ DÖKEMEZ !

İnsan dünya misafirhanesinde kendisine sunulan nimetleri kötü kullanamaz,dökemez,zayi edemez. Allah’ın insana nimet olarak verdiği vücudunun, cisminin, azalarının sahibi değildir. Onlar, O’na emanettir, kullanması serbesttir. Yoksa onların sahibi değildir. İstifade etmesi için Allah, insana onları vermiş, mülk olarak vermemiştir. Mülk olarak verseydi, idaresini de ona bırakırdı. Halbuki insan aciz, bir midesinin bile idaresini yapamaz, kaldı gözün […]