Girdi yapan Nurköy

BENİ MERAK ETMEYİNİZ

Mübareklerin kahramanlarından Büyük Abdurrahman’ın (Küçük Ali’nin), Hâfız Mustafa’nın faaliyet ve gayretleri ve Hâfız Mustafa’nın bu defaki mektubundaki bazı noktaları beni sürur yaşıyla ağlattırdı. Yalnız bu kadar var ki, bir zarf içinde gönderilen yirmi beş banknot bulundu, kimin zarfından olduğunu bilemedik. Bilirsiniz ki, bütün ömrümde kimseden hediyeleri kabul edemiyorum. Hattâ Rüşdü’nün bu defaki hediyesini reddedip hatırını […]

ATİKE BİNT-İ ABDULMUTTALİP (R.ANHA)

Atike binti Abdulmuttalip, Mekke doğumludur. Lakabı Ümmü Abdullah Atike binti Abduluttalip bin Haşim el Haşimiyyedir. Babası Abdulmuttalip bin Haşim, annesi Fatıma binti Amr’dır. Peygamber Efendimizin babası Abdullah ile Atike anne-baba bir kardeştir. Rasulullah’ın halası olan Atike, mersiyeleriyle meşhur şair ve Kureyş’in en fasih konuşan hanımlarındandır. Atike’nin günümüze kadar gelen bir şiiri babası Abdulmuttalip hakkındaki bir […]

EY İNSANLAR EY MÜSLÜMANLAR

SEKİZİNCİ NÜKTE فَاِنْ تَوَلَّوْا فَقُلْ حَسْبِىَ اللهُ “Eğer senden yüz çevirecek olurlarsa de ki: Allah bana yeter.” Tevbe Sûresi,129 ncu ayeti) dan evvelki olan لَقَدْ جَاۤءَكُمْ رَسُولٌ “Size kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki…” Tevbe Sûresi,128 nci ayeti” ilh. âyeti, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın ümmetine karşı kemâl-i şefkat ve nihayet re’fetini gösterdikten sonra, şu […]

ANTALYA TALEBELERİNDEN SUPHİ İLERİ

1927 yılında Antalya’da doğan Suphi Türel, orta okuldan sonra tahsil hayatına devam edemez ve iş hayatına atılır. Sonraki yıllarda liseyi ve daha sonra da Hukuk Fakültesini dışardan bitirir. 1949 yılında halen yayın hayatına devam eden Antalya İleri Gazetesini kurar. Çeşitli ulasal gazetelerin de Antalya muhabirliğini yapar. İlk sayısı, 21 Şubat 1949 yılında yayınlanan İleri Gazetesinin […]

SEKİZİNCİ SÖZ, SUHUF-U İBRAHİM

  Sekizinci Söz’de geçen temsilin aslının Suhuf-u İbrahim’de mevcut olduğu dile getiriliyor. Günümüze kadar bu temsil nasıl gelmiştir.? Üstad Bediüzzaman Hazretleri, Suhuf-u İbrahim’de geçen bir temsili Sekizinci Söz’de zikreder. Sekizinci Sözün Fihrist bölümünde şu ifadeler yer alır. ”Suhuf-u İbrahim’de aslı bulunan güzel ve parlak bir temsil” denilerek hikaye anlatılır. Semavi kitaplar ve suhuflar tahrif edilmişse […]

MANEN BİZLERE HEDİYESİ

Aziz, sıddık kardeşlerim; Evvelâ: Sizleri, birinci vazife-i Nuriyeyi, Asâ-yı Mûsâ’ya ait hizmete başlamanızı tebrik ve Isparta’nızı, diyanette ve âdâb-ı İslâmiyede geri değil, ileri gitmesini ruh u canımızla tahsin ve tebrik ediyoruz. Saniyen: Denizli’nin Hüsrev’i Hasan Feyzi’nin Risale-i Nur hakkında ve Risale-i Nur’un aslı ve esası ve mâdeni olan hakikat-ı Kur’âniye ve sırr-ı iman ve nur-u […]

OKÇU VAKID BİN ABDULLAH (RA)

Abdullah bin Abdi Menaf’ın oğlu olan Vakıd bin Abdullah Mekke de dünyaya gelmiştir. Peygamber Efendimiz(ASM)ın insanları gizlice İslama davet ettiği dönemde müslüman olmuştur. Vakıd, müşriklerin müslümanlara yaptığı her türlü eza, baskı ve işkelere karşı imanı ile gögüs germiş daha sonra da Medine’ye hicret etmiştir. Rasulullah, Medine’ye Hicretlerinin İkinci senesinde Mekke ile Taif şehri arasında bulunan […]

SİNEĞİ KARTAL SİSTEMİNDE YARATAN

Dördüncü Hakikat: Mevcudatın vücutları ve zuhurları, beraberlik ve birbiri içinde birlik ve birbirine benzemeklik ve biri birinin misâl-i musağğarı ve nümune-i ekberi ve bir kısım küll ve küllî ve diğer kısım onun cüzleri ve fertleri ve birbirine sikke-i fıtratta müşabehet ve nakş-ı san’atta münasebet ve birbirine yardım etmek ve birbirinin vazife-i fıtriyesini tekmil etmek gibi, […]

SAVLI MARANGOZ AHMED BÖNCÜ

Ahmet Böncü veya Risale-i Nur’daki adıyla Marangoz Ahmed 1904 yılında Isparta’ya bağlı Sav Köyünde doğmuştur. Sav Köyünün faal Nur Talebeleri arasında yer alan Ahmed Böncü, mesleği marangozluk olduğu için bu lakabla tanınmıştır. Hacı Hafız Mehmed vasıtasıyla Risale-i Nur’ları tanıyan Marangoz Ahmed, Sav Köyünde gece gündüz Nur Risalelerini yazmış ve neşretmiştir. Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin ”Masumların çavuşu” […]

BEN ŞEYH DEĞİLİM! BEN HOCAYIM

Eğer derseniz, “Şeyhler bazan işimize karışıyorlar. Sana da bazan şeyh derler”; ben de derim: Hey efendiler, ben şeyh değilim. Ben hocayım. Buna delil: Dört senedir buradayım. Birtek adama tarîkat verseydim, şüpheye hakkınız olurdu. Belki yanıma gelen herkese demişim: “İman lâzım, İslâmiyet lâzım. Tarîkat zamanı değil.” Eğer derseniz, “Sana Said-i Kürdî derler. Belki sende unsuriyetperverlik fikri […]