Yazılar

İHLAS İHLAS İHLAS

İhlas, ihlas, ihlas devamlı işittiğimiz bir kelime, nedir ihlas? Nasıl kazanacağız? İhlas, en kısa tarifi ile; amelimizde rıza-yı İlâhîyi esas tutmaktır. Yani bir şeyi sadece ve sadece Allah'ın rızasını kazanmak için…

HERYER DE KÜÇÜK BİR MEDRESE

Saniyen: Madem Risale-i Nur, bu mu’cize-i kübrânın elinde bir elmas kılıç hükmünde hizmetini göstermiş ve en muannid düşmanları teslime mecbur etmiş. Hem kalbi, hem ruhu, hattâ hissiyatı tam tenvir edecek ve ilâçlarını…

HAYAT BİRLİK VE BİRLEŞMENİN NETİCESİDİR

بِاسْمِهِ    وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللهِ وَبَرَكَاتُهُ بِعَدَدِ ذَرَّاتِ…

İNSANLARIN TAKDİR ETMESİNİ BEKLEME

''Bu kardeşimin bu hissine iştirak etmiyorum. Rıza-yı İlâhî kâfidir. Eğer o yâr ise, herşey yârdır. Eğer o yâr değilse, bütün dünya alkışlasa beş para değmez. İnsanların takdiri, istihsanı, eğer böyle işte, böyle…

FENDEN, İLİMDEN GELEN DALALET

Efendiler! Dalâlet ve fenalıklar cehaletten gelse, def etmesi kolaydır. Fakat fenden, ilimden gelen dalâletin izalesi çok müşküldür. Bu zamanda dalâlet fenden, ilimden geldiği için, ancak onları izale etmeye ve nesl-i âtiden o…

EMİR VE YASAKLARI TAM YAPMIYAN

Allah'ın emir ve yasaklarına iman ediyor, fakat o emir ve yasakları da tam olarak hayatında yaşayamıyan insan hangi katagoriye girer? Mümin mi, yoksa... Allah’ın emir ve yasaklarına iman ediyor, ama nefsini de tam ıslah edemediği…

HALİS SOHBETİ DİNLEYENLER

''Hem mütefekkirâne o çeşit sohbet-i imaniye, zemin yüzünün bir manevî ziyneti ve medar-ı şerefi olduğuna işareten biri demiş: آسْمَانْ رَشْكْ بُرَدْ بَهَرْ زَمِينْ كِه دَارَدْ يَكْ…

BİLGİLERİ FAYDALI HALE GETİRME

Geçmişe ait bilgilerimizi faydalı şekle getirebilir miyiz? Bunu yapmanın bir yolu var mı? İnsan hafızası arşiv gibidir. Bunun içinde kullanmadığımız bilgiler çoktur. Her öğrendiğimiz bilgi her zaman işimize yaramaz. Fakat…

NEHİRLER, ÇAYLAR, IRMAKLAR

''Şimdi rüzgârlara bak ki: Sair hakîmâne, kerîmâne faidelerinin ve vazifelerinin şehadetiyle, gayet mühim ve kesretli vazifelere koşuyorlar. Demek o dalgalanmak, bir Sâni-i Hakîm tarafından bir tavziftir, bir tasriftir, bir kullanmaktır.…

RİSALE-İ NUR’U KENDİ MALI BİLEN HOCA HAŞMET

Emirdağ ve Kastamonu Lahikalarında ismi ve bahsi geçen Yozgatlı Haşmet Tonus  1894 yılında dünyaya gelmiştir.  Medresede tahsil yapan Hoca Haşmet , Arapça, Farsça ve Fransızcayı iyi derecede bilirdi. Çok küçük yaştan beri…