Sabri Efendinin bir fıkrasıdır. Eyyühe’l-Üstad; Kelâmullahi’l-Azîzi’l-Mennân olan Hazret-i Kur’ân, şeâir-i İslâmiyenin hâdimlerini cenâh-ı himaye ve re’fetine alarak, bu defaki hâdise-i elîmede bir seneden beri mülhidlerin çevirdikleri plânlarını akîm bırakıp, zahiren üç kardeşimizi beraat ve mânen milyonlar mü’min muvahhidînin zümresine nişâne-i beraatini bahş ve mülhidlere ebediyet ve ezeliyeti izharla kendini müdafaa ve hadimlerini muhafaza ve himaye […]

بِاسْمِهِ وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللهِ وَبَرَكَاتُهُ بِعَدَدِ حَاصِلِ ضَرْبِ عَاشِرَاتِ دَقَاۤئِقِ لَيْلَةِ الْقَدْرِ فِى حُرُوفِ الْقُرْاٰنِ Aziz, sıddık, mübarek kardeşlerim ve hizmet-i Kur’âniyede çalışkan ve kuvvetli arkadaşlarım ve tarik-i hakta ve berzah seyahatinde ve âhiret yolunda nuranî yoldaşlarım, Sizin bayramınızı, leyle-i Kadrinizi, Ramazan-ı Şerifte makbul dualarınızı bütün ruh u […]

Aziz, sıddık kardeşlerim; Size, mânidar ve acip ve Risale-i Nur’un talebeleriyle ve Risale-i Nur’a ve Âyetü’l-Kübrâ’nın kerametiyle ve ehl-i dünyanın ilişmek niyetleriyle alâkadar karşımda eskiden belediye bulunan hükûmet dairelerinden birisi, hiçbirşey kurtulmayarak, hiç görmediğimiz acip bir parlamakla gecenin en soğuk bir vaktinde üç saat cehennem gibi yandığı halde, tam bitişiğinde, Risale-i Nur’un Çalışkanlarından bir talebesi, […]

Hüsrev’in bir fıkrasıdır. Sevgili Üstadım; “Mirkatü’s-Sünne ve Tiryâk-ı Marazü’l-Bid’a” ismine hakikaten elyâk olan Otuz Birinci Mektubun On Birinci Lem’asını kardeşlerimle ve dostlarımla defâatle okudum. Gayet azîm bir tebşirat-ı Peygamberi ile başlayan bu risalenin on bir nüktesinden herbir nüktesi başka bir hüsün ve başka bir letafette yazılmakla beraber; ittiba-ı sünnetin maddî ve manevî fevâidi tâdad edilirken, […]

Isparta’daki aziz kardeşlerimize; Üstadımızın hastalığı hakkındaki meşhudâtımızı arz ve Üstadımızın kesb-i âfiyetini sizlere müjde etmek istiyoruz. Ramazan-ı Şerifte beş gün savm-ı visâl içinde gıda olarak, ekmeksiz muhallebi üç kaşık ve beş altı kaşık da soğuk yoğurttan. Üçüncü gece, yarım kaşık muhallebi ve dördüncü gecesinde iftarda sulu şehriyeden beş kaşık ve beş kaşık sahurda, yine o […]

Risale-i Nur Bu Nur, eser-i tefsîridir o semavî kitabın, İlân eder hakikati, emr-i hakkı bildirir. İsyanlara, zulümlere mâruz olan cihanın, Bu asırda gözyaşını nur saçarak dindirir. Bu eserdir muztarip gönüllere tesellî. Bu kararsız âlemin her buhranında nur saçar. Bu eserdir her zulmette selâmetin rehberi. Ehl-i iman bu sayede, bu eserle hür yaşar. Mâsumlara bir öğüttür, […]

Tarikat hakkında olan Telvihat-ı Tis’a münasebetiyle yazılmış. بِاسْمِهِ وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللهِ وَبَرَكَاتُهُ بِعَدَدِ ذَرَّاتِ الْكَاۤئِنَاتِ اَبَدًا Sevgili ve kıymettar Üstadım Efendim; Hâfız Ali Efendi kardeşimle irsal buyurulan Yirmi Dokuzuncu Mektubun Dokuzuncu Kısmını pek büyük bir sevinçle aldım ve okudum. Kısmen kardeşlerimle, kısmen de yalnız başıma beş altı defa […]

Aziz, sıddık kardeşlerim, Lâtif ve mânidar ve beşaretli iki hâdiseyi beyan ediyorum. Birincisi: Meyusâne bir hatıradan müjdeli bir ihtar: Bugünlerde hatırıma geldi ki, hayat-ı içtimaiyeye giren hangi şeye temas etse, ekseriyetle günahlara mâruz kalıyor. Her cihette günahlar serbestçe insanı sarıyorlar. “Bu kadar günahlara karşı insanın hususî ibadeti ve takvâsı nasıl mukabele edebilir?” diye meyusâne düşündüm. […]

Risale-i Nur şems-i Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyanın elvan-ı seb’ası, Risale-i Nur’un menşur-u hakikatinde tam tecellî ettiğinden, hem bir kitab-ı şeriat, hem bir kitab-ı dua, hem bir kitab-ı hikmet, hem bir kitab-ı ubudiyet, hem bir kitab-ı emr ü dâvet, hem bir kitab-ı zikir, hem bir kitab-ı fikir, hem bir kitab-ı hakikat, hem bir kitab-ı tasavvuf, hem bir kitab-ı […]

”Yirmi Sekizinci Mektubun Yedinci Meselesini almazdan evvel, mübarek Sözler’le alâkadar olmayan zevata, defaatle Üstadım altı-yedi seneden beri şöyle buyurmaktadır: “Kur’ân’ın sûrları yıkılmıştır. Bütün hücumlar Kur’ân’adır. İmanı kurtarmak zamanıdır…” İşte, yavaş yavaş bu beyanatın sıhhati, her gözü ve aklı olan mü’min tarafından tasdik edilecek hâdisat zuhur etmektedir, diyordum. Bu mektup, bu biçare talebenizin Üstadının emirlerini tebliğde […]