ANTALYA NUR TALEBELERİNDEN RECEP UNAZ
1926 da Antalya’da dünyaya gelen Recep Unaz, İlk dafa Risale-i Nur’ların Antalya’da bir gazete de tefrika ve tab edilmesine vesile olmuştur.
Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin adını daha evvel büyük bir zat olarak duyduğunu dile getiren Recep Unaz, bu zata talebe ve Risale-i Nur ile alakadar olmak için 1949 yılında Süleyman Kaya ile tanışır. Süleyman Kaya vasıtası ile eserlerden bir kaçını temin eder. Bu arada tesbihatı kendine yazar. 1949 yılında Risale-i Nur hizmetlerine katılan Recep Ağabey, kendi ifadesiye, ”Yağmur-yaş, kar-kış her zaman heryer de hizmete şevkle” devam eder.
1953 yılında Isparta da Hüsrev Ağabey’i ziyaret eden Recep Unaz’a, ”Sen, Üstad’ı gördün mü?” der. Hayır cevabı üzerine. O’na, ”Git kapıyı açana, Antalya’da bir vazife var mı?, diye sor”diye tenbihte bulunur. Üstad Hazretlerinin kapısına giden Recep, hemen içeri alınır ve Üstad’ı ziyaret eder elini öper.
Üstad Hazretlerini birçok kez ziyaret eden Recep Unaz, 1957 yılında arkadaşları ile gittiği kapıdan geri çevrilir. Isparta da bulunan Mustafa Ezener ile Rüştü Çakın’ın yanına giden Recep Unaz, ”Üstad beni kovdu, ne hizmet var”diye sorar. Bana,”Sen, Antalya’da gazeteci bir arkadaşım var diyordun ya. Sen ona git, Afyon Mahkemesinin beraat kararını gazete de neşrettir.”der.
Arkadaşı, Antalya İleri Gazetesi sahibi Suphi Türel’in yanına gelen Recep Unaz, ”Adnan Menders’e açık teşekkür. Afyon Mahkemesinin beraat kararı” diye başlayan ve ”Antalya Risale-i Nur Talebeleri namına Recep Unaz” imzalı yazıyı ona verir. Türel’de haberi aynen gazetesinde neşreder. Recep Unaz, Suphi Bey’in kendisine verdiği beş-altı gazeteyi de Isparta’ya Üstad Hazretlerine gönderir.
Daha sonra yaşananları Recep Unaz,hatıralarında şöyle anlatır:
”Mustafa Ezener, bana dedi ki,”Zil çaldı, baktım Süleyman’ı gazeteler elinde görünce hemen içeri aldım. Gazetedeki tebriği ve beraat kararını Üstad’a okumak için içeri girdim ve okudum.
Üstad bir sevindi, anlatamam. Tıpkı masum küçük çocuklar gibi sevinç içinde ayaga kalktı, parmağını havaya kaldırdı: MaşaAllah, BarekAllah. Risale-i Nur’ların neşrini hiçbir yere müsaade etmiyorum. Antalya’nın neşrine müsaade ediyorum.” dedi.
Önce Gençlik Rehberi, sonra Lem’alar Antalya İleri Gazetesinde tefrika edilir. Hutbe-i Şamiye ve Gençlik Rehberi de 1957 yılında yine İleri Gazetesinin matbaasında kitap olarak basılır. Antalya da yapılan bu ilk neşriyatın sonunda Üstad Bediüzzaman Hazretleri, Hutbe-i Şamiye’nin sonuna kendi el yazısıyla şu duayı yazar:
”Bismillahirrahmanirrahim
Allahümme, Ya Erhamürrahimin, İsm-i Azamın hürmetine, bu Hutbe-i Şamiye’yi altı bin nüsha bastıran, Tevfik ve Suphi ve Recep ve Mustafa’dan ahsen-i kabul ile kabul eyle. Ve onları ve mübarek yardımcılarını Cennet-ül Firdevs’te mesud eyle. Ve hizmet-i Kur’aniyede ve imaniyede daima muvaffak eyle. Amin. Amin. Amin. Said Nursi.”
Bir ziyaretinde de ders sonrası Recep Unaz’a, Üstad şöyle hitap eder,”Bana 10 sene hizmet etmiş gibi kabul ediyorum. Sen benim vekilim ol. Antalya’daki kardeşlere selamımı söyle.” der.
Risale-i Nur tarihinde ilk defa bir gazete de Afyon Mahkemesi beraat kararını yayınlanmasına vesile olan Recep Unaz,09 Kasım 2021 tarihinde 95 yaşında iken vefat eder. Allah’tan kendisine rahmet dileriz.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!