ABDULLAH ZÜLBİCADEYN(RA)
Abdullah Zülbicadeyn, Medine yakınlarında bulunan Müzeyne kabilesine mensuptur. Müzeyneliler İslam’ın ilk yıllarında bir kısmı çölde bir kısmı da yerleşik olarak Medine ile Vadilkura arasındaki topraklarda yaşıyorlardı. İslama girmeden önceki adı Abduluzza olan Abdullah’ın adını Rasulullah Abdullah olarak değiştirdi.
Küçük yaşta babasını kaybeden Abdullah, varlıklı bir kişi olan amcasının yanında büyüdü. Deve, koyun ve köle sahibi oldu. Rasulullah’ın Medine’ye hicret etmesi üzerine İslamiyete büyük ilgi duyan Abdullah’a amcası devamlı karşı çıkarak onu ellerindeki malları almakla tehdit ediyordu. Bir gün amcasına müslüman olmak istediğini söyledi ve ondan izin istedi. Amcası ona böyle bir şey yaparsa sırtındaki elbise dahil herşeyini alacağını söyledi.
Abdullah, herşeye rağmen taşa tapmayı terk edeceğini ve Rasulullah’a tabi olup müslüman olacağını amcasına söyleyerek, üzerindeki elbise dahil herşeyini ona verdi. Medine’ye gitmek isteyen Abdullah’ın giyecek elbisesi olmadığından annesi ona bir kilimi ikiye bölerek bir elbise yaptı. Bu elbise ile yola çıkan Abdullah Zülbicadeyn, geceyi Mescid-i Nebevi’de geçirdi. Sabah namazında kıyafetiyle Rasulullah’ın dikkatini çekti.
Rasulullah ona kim olduğunu sordu. Abdullah,”Ben abdim” diye cevap verdi. Rasulullah,”Hayır sen Abdullah Zülbicadeyn’sin” dedi. Rasulullah ona ”İki parça elbise sahibi” manasına gelen Zülbicadeyn diye hitap ettiğinden bundan sonra bu lakapla tanındı.
Tebük Gazvesine katılan Abdullah Zülbicadeyn, savaşta büyük kahramanlık gösterdi. Daha sonra, humma hastalığına yakalandı. Bir gece vefat etti. Cenaze namazı Rasulullah tarafından geceleyin kıldırıldı ve defnedildi. Rasulullah kabrinin geniş tutulmasını ve naaşının hırpalanmadan taşınması isteyerek, bizzat kabre inerek Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer’in yardımıyla naaşı kabre koydu. Defin işlemini ardından Rasulullah kıbleye döndü ve ellerini kaldırarak, ”Allah’ım! Ben ondan razıyım, sen de razı ol!”diye dua etti.
Rasulullah, Abdullah Zülbicadeyn’in Allah’ı ve Rasulünü seven, içi yanık, gözü yaşlı ve çok Kur’an okuyan bir kimse olduğunu söyledi.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!