YAVRULARIN RIZKI RAHMETİN HEDİYESİDİR

”Kur’ân-ı Hakîmin âyât ve beyyinâtından istifaza ettiğimiz kat’î burhanlarla çok risalelerde ispat etmişiz ki, meşru rızık, iktidar ve ihtiyarın derecesine göre değil, belki acz ve iftikarın nisbetinde geliyor. Bu hakikati gösteren hadsiz işaretler, emâreler, deliller vardır. Ezcümle:

Bir nevi zîhayat ve rızka muhtaç olan eşcar yerinde durup, onların rızıkları onlara koşup geliyor. Hayvânat, hırsla rızıklarının peşinde koştuklarından, ağaçlar gibi mükemmel beslenmiyorlar.

Hem hayvânat nev’inden balıkların en aptal, iktidarsız ve kum içinde bulunduğu halde mükemmel beslenmesi ve umumiyetle semiz olarak görünmesi, maymun ve tilki gibi zekî ve muktedir hayvânat sû-i maişetinden alîz ve zayıf olması gösteriyor ki, vasıta-ı rızık iktidar değil, iftikardır.

Hem, insanî olsun, hayvanî olsun, bütün yavruların hüsn-ü maişeti ve süt gibi hazine-i rahmetin en lâtif bir hediyesi, umulmadık bir tarzda onlara zaaf ve aczlerine şefkaten ihsan edilmesi; ve vahşî canavarların dıyk-ı maişetleri dahi gösteriyor ki, vesile-i rızk-ı helâl acz ve iftikardır, zekâ ve iktidar değildir.”
…  …

”Madem rızık mukadderdir ve ihsan ediliyor ve veren de Cenâb-ı Haktır. O hem Rahîm, hem Kerîmdir. Onun rahmetini ittiham etmek derecesinde ve keremini istihfaf eder bir surette, gayr-ı meşru bir tarzda yüz suyu dökmekle, vicdanını, belki bazı mukaddesâtını rüşvet verip, menhus, bereketsiz bir mal-ı haramı kabul eden düşünsün ki, ne kadar muzaaf bir divaneliktir.”(Mektubat, Yirmi Dokuzuncu Mektup, Altıncı Risale )

Allah Kur’an-ı Kerim’de birçok ayetlerde helal rızka kefil olduğunu, her canlının rızkını Allah’ın verdiğini şu şekilde bildiriyor:

”Yeryüzünde kımıldayan hiçbir canlı yoktur ki onun rızkı Allah’a ait olmasın. Allah o canlının durduğu yeri ve sonunda bırakılacağı mekanı bilir. (Bunların) hepsi açık bir kitapta (levh-i mahfuz’da) dır.” (Hud, 6 ayet)

Askerin yiyeceği, içeceği, giyeceği devletin garantisi altında ise, insanın dünya kışlasındaki rızkı ve tayinatı da Allah’ın garantisi altındadır. Rızık için telaşa düşmek ve haram yola girmek, rızkı veren Rabbimize karşı bir saygısızlıktır.

İnsanın dünyadaki asıl vazifesi iman ve ibadettir. Bu sebepten dolayı geçim bahanesi ile insan ibadetin özü olan namazı terk edemez sadece geçim peşinde koşamaz. Farz ibadetlerini yapan insanın, helal ve meşru bir dairede, çok çalışması ve gayret etmesi de ibadet olarak değerlendirilmiştir.

Üstad Hazretleri, helâl rızkın, güç ve kuvvete göre değil, âciz ve fakirliğe göre ihsân edildiğine dikkat çekiyor. Yani insan ne kadar güç ve kuvvet sahibi ise, rızk ona o kadar zorlaşıyor. Ne kadar âciz ve fakir ise, o kadar da rızık ona kolaylaşıyor. Güç ve kuvvet ile helâl rızık ters orantılı oluyor. İnsanın gücü artıkça rızkı zorlaşıyor ve azalıyor.

Üstad Hazretleri, rızkın güc ile ters orantılı olduğuna şâhit olarak zayıfların en güzel ve mükemmel beslenmelerini gösteriyor. Meyve kurtları en zayıf ve âciz olmalarına rağmen, en güzel yerde en güzel rızık ile besleniyorlar. Bebek dünyaya geldiğinde çok âciz ve zayıf olmasından, hiçbir gıdayı yiyecek durumda olmamasından, ona en hâlis gıda olan anne sütü gönderiliyor. Sonra büyüyüp kuvvet kazandıkça, rızık ona zorlaşmaya başlıyor.

Tilki ile balık, ağaç ile maymun, bebek ile zeki insan karşılaştırılarak olayı daha iyi anlamamız sağlanıyor. Meyve kurtları ve balıklara nispeten, maymun ve tilki zeki ve kuvvetlidir. Ama rızkı çok zor elde ediyorlar. Hatta ekseri aç gezerler. Ama zeki ve kuvvetli olmayan balık ve meyve kurtları, en iyi bir şekilde beslenir. Hiç zayıf ve eti kemiğine yapışmış balık ve meyve kurdu varmıdır? Yoktur. Ama tilki ve maymunlar ekseri zayıftır.

İnsana yakışan, hırs ve haramlar ile mal peşinde koşmak yerine, Allah’a tevekkül edip, helâl dairede rızkını aramaktır. O zaman rızk insana kolaylaşır, sıkıntı çekmeden eline gelir. Yalnız çalışmak, helal yollarda çabalamak kaydı ile, zirâ çabalamak İlâhi bir kanundur. Rızkın peşinde koşmak bir duadır. Rızık aramaya giden kişi, rızık için elinden geleni yaptıktan sonra, rızkı Allah’tan bekler.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir