GAFLETTEN KURTULMANIN YOLU

Gaflet nedir? İnsanın gafletten kurtulması için ne yapması lazım?

Kelime olarak dikkatsizlik, endişesizlik, vurdumduymazlık gibi manalara gelen gaflet, dini bir terim olarakta, Cenab-ı Hakk’a itaat ve ibadeti terk edip, önemsiz ve kıymetsiz şeylerle uğraşmak ve nefsine ve hevesâtına tâbi olarak Allah’ı ve ahireti unutmak anlamına gelir.Risale-i Nur’un, bir çok yerinde gaflet konusu ele alınarak,bundan kurtuluşun yolu gösterilmektedir. İşte Sözler adlı eserde geçen bir gaflet dersi:

“Gafil kafaya bir tokmak ve bir ders-i ibrettir.”

“Dünya hayatı, aldatıcı bir menfaatten başka birşey değildir.” (Âl-i İmrân, Suresi ayet 185).
Ey gaflete dalıp ve bu hayatı tatlı görüp ve âhireti unutup, dünyaya talip bedbaht nefsim! Bilir misin, neye benzersin? Deve kuşuna! Avcıyı görür, uçamıyor; başını kuma sokuyor, ta avcı onu görmesin. Koca gövdesi dışarıda; avcı görür. Yalnız o, gözünü kum içinde kapamış, görmez.
… … …
Ey nefis! Başta Habibullah, bütün ahbabın, kabrin öbür tarafındadırlar. Burada kalan bir iki tane ise, onlar da gidiyorlar. Ölümden ürküp, kabirden korkup başını çevirme. Merdâne kabre bak, dinle, ne talep eder? Erkekçesine ölümün yüzüne gül, bak, ne ister. Sakın gafil olup ikinci adama benzeme.
… … …
Ey nefsim! Deme, “Zaman değişmiş, asır başkalaşmış. Herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder, derd-i maişetle sarhoştur.” Çünkü ölüm değişmiyor. Firak, bekàya kalb olup başkalaşmıyor. Acz-i beşerî, fakr-ı insanî değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sür’at peydâ ediyor.

Hem deme, “Ben de herkes gibiyim.” Çünkü herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. Herkesle musibette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır.”
(On Dördüncü Söz, Hatime)

Üstad Bediüzzaman Hazretleri, bu hatimede dünya hayatının insanlara Allah’ı ve ahireti unutturduğunu ve bu hastalıktan kurtulmanın çarelerini anlatıyor.

Üstad Hazretleri bu manevi hastalığı ölümü, ihtar ederek tedavi ediyor. Hataların ve gafletin başı dünya sevgisi, bu gaflet ve hataları tedavi eden ilaçta ölümdür ve onu çokça zikretmektir. İnsan ölüm ve kabri tam manası ile anlayıp sürekli zihinde tutsa, gafletten büyük ölçüde kurtulur.

Zamanın değişmiş, asır başkalaşmış, demeyelim zira, ölüm ve kabir değişiyormu? Değişmiyor ise, insan asrın bu halini kendine bahane edemez.

Üstad Hazretleri, insanların umumi bir şekilde gaflet ve günahta gitmesinin ise, insanı cesaretlendirmemesini, zira onların arkadaşlığının ancak kabir kapısına kadar olduğunu, insanın ondan sonra yalnız ve çaresiz kalacağını hatırlatarak, insanların umumen gafil bir hayat içinde olmasının mazeret teşkil etmeyeceğini ihtar ediyor.

Son söz,“Tefekkür gafleti izale eder.” (Mesnevi-iNuriye)

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir