MUZIR FELSEFE

”Risale-i Nur’un, Felsefeye bakış acısı nedir?”

Risale-i Nur’da birçok bahislerde felsefe ile ilgili konular yer almaktadır. Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Asa-yı Musa adlı eserinin ilk sayfalarında ele aldığı felsefeyi şöyle anlatmakta:

”Aziz sıddık kardeşlerim, Madem Risale-i Nur, makine ile taammüm etmeye başlamış ve madem felsefe ve hikmet-i cedideyi okuyan mektepliler ve muallimler çoklukla Risale-i Nur’a yapışıyorlar; elbette bir hakikat beyan etmek lâzım geliyor. Şöyle ki:

Risale-i Nur’un şiddetli tokat vurduğu ve hücum ettiği felsefe ise mutlak değildir. Belki muzır kısmınadır. Çünkü felsefenin hayat-ı içtimaiye-i beşeriyeye ve ahlâk ve kemâlât-ı insaniyeye ve san’atın terakkiyatına hizmet eden felsefe ve hikmet kısmı ise, Kur’ân ile barışıktır. Belki Kur’ân’ın hikmetine hâdimdir, muaraza edemez. Bu kısma Risale-i Nur ilişmiyor.

İkinci kısım felsefe, dalâlete ve ilhada ve tabiat bataklığına düşürmeye vesile olduğu gibi, sefahet ve lehviyat ile gaflet ve dalâleti netice verdiğinden ve sihir gibi harikalarıyla Kur’ân’ın mucizekâr hakikatleriyle muaraza ettiği için, Risale-i Nur ekser eczalarında mizanlarla ve kuvvetli ve burhanlı muvazenelerle, felsefenin yoldan çıkmış bu kısmına ilişiyor, tokatlıyor; müstakim, menfaattar felsefeye ilişmiyor. Onun için mektepliler Risale-i Nur’a itirazsız, çekinmeyerek giriyorlar ve girmelidirler.

Fakat gizli münafıklar, nasıl ki bir kısım hocaları bütün bütün mânâsız ve haksız bir tarzda ehl-i medresenin ve hocaların hakikî malı olan Risale-i Nur aleyhinde istimal ettikleri gibi, bazı felsefecilerin enaniyet-i ilmiyelerini tahrik edip, Nurlar aleyhinde istimal etmek ihtimâline binaen, bu hakikati Asâ-yı Mûsâ ve Zülfikar mecmualarının başında yazılsa münasip olur.”(Asa-yı Musa)

Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri felsefiyi doğru yolda olan ve muzır olmak üzere iki kısma ayırıyor. Muzır, doğru yoldan çıkmış olan felsefeyi, şiddetle tenkit ederken, doğru yolda olana ise ilişmiyor.

Muzır felsefe aklı esas alıp, vahye meydan okuyan, dine muarız bir yol takip eden kısımdır. Müstakim, doğru yolda olan felsefe ise vahye tabi, onun terbiye ve rehberliği ile hareket eder, din ile barışıktır.

Üstad Hazretleri, hiçbir zaman toptancılık yapmadığı için, bu mektupta felsefe ile ilgili bu izahı yaparak, münafıkların, doğru yolda olan felsefecileri Risale-i Nur’un aleyhine çevirecek oyunlarını bozmaktadır. Bu yüzden Üstad Hazretleri üstüne basa basa, felsefeyi ikiye ayırıyor ve sadece muzır felsefeyi hedef aldığını ifade ediyor.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir