NURLAR NASIL OKUNMALI

Risale-i Nur’u nasıl okumalıyız. Nereden başlayalım. Mektubatta  izahı  var, Üstad ‘’ gazete gibi okumayın’’ diyor. İman hakikatlerini nasıl okumamızı, Okuyup, okuyup geliştirmemizi öğretiyor. Keza Üstad ‘’ Risaleyi anlayarak okuyan adam, imanını kurtarır inşaallah ‘’ diye dikkat çekiyor, ve ’’ Biraz dikkat ve tefekkürle okuyun’’ diyor. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Risale-i Nur’un her tabakadan insana hitap ettiğini ve onlara bu asırda kafi gelecek bir eser olduğunu  7’den 70 ‘ e kadar her yaştan her sınıftan, halk tabakasından ilim tabakasına, ve evliya makamındaki insanlara da mürşit olduğunu söylemekte.  Üstad’a  hizmet etmiş abiler şöyle bir yol söylerlerdi. Külliyatın tamamını bir sefer okuyacaksın. Bu asırda fıkıh dışında iman, Kur’an  ve ahirete dair meselelerin, sorulacak soruların cevaplarını Risale-i Nur cevaplamış. Önce baştan sona okuyacak, sonra üzerinde düşüneceksin. İlim okuyan, üniversiteye giden Mektubat’ı okumalı. Zira soru ve cevaplar var. Normal vatandaş ise Sözlerden başlamalı, yok insan az bir şey Risale-i Nuru duymuş ama fazla bir şey bilmiyorsa oda Tarihçe-i Hayattan başlamalı. Tarihçe ise Üstad’ın  hayatı değil nurun hayat hikayesidir. Üstad, Tarihçe-i Hayat için ”On ordu kuvvetindedir,O’nu okumayan,bilmeyen risalelerden tam feyiz alamaz”diyor.

İnsan, Risale-i Nur’ları başkasına anlatmak için değil, kendi nefsini ıslah etmek, kalbini temizlemek, Allah’ı bilme ve tanıma ilminde gelişmek için okumalı. Telkin ve ön kabulle Risaleler okunmaz. O zaman anlıyamayız. Bize nasıl hitap ediyor diye okumamız lazım.

Risale-i Nur’u okurken, Kur’an bize ne diyor?Kur’an hakikatlerine nasıl ulaşalım. Kur’an ayetlerini anlamak için Risale okumalıyız. Hedef Kur’an.

Bu asırda iman konusunda Müceddid, İmam, Mehdi   Üstad Bediüzzaman Said Nursi’dir. Üstad ‘ Bu asırda Kur’an ve  iman ilmi konusunda biz vazifeliyiz. ‘demekte.

Ağaca su ne kadar lazımsa, insana da İman ve İslamiyet suyu lazım. Ağac susuz kalınca kurudugu gibi, insan da iman ve İslamiyet suyunu almadımı öyle kurur. Bu asırda bu su Risale-i Nur’dur. İnsan bol bol okumalı,ve o suyu kana kana içmeli.

BEŞYÜZ DEFA OKUMAK

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri,  Risale-i Nurların çoğu yerinde ‘’ Elli defa okudum. Beşyüz defa okudum’’ diyor. Bir insan maddi azasını geliştirmek için ne yapar ? Ya yürüyüş, ya da spor yapar. Bir sporcu ise ne yapar. Hergün azami birkaç saat antreman. Üstad dikkatimizi çekiyor. Manevi azalarınızı geliştirmenin yolu ilim ve ibadet antremanlarıdır. Yürüyüş nasılsa, beşyüz defa okumakta öyle. Üstad  okuyup, okuyup o konularda ilmimizi, bilgimizi arttırmamızın yolunu bize öğretiyor.

İNANMAYANLA NASIL KONUŞULUR :

Üstad Said Nursi Hazretleri, Risale-i Nur’da önce inkar edenlerin, yani kafirlerin inkar gerekçelerini ve bunların bakış noksanlıklarını izah edip, bunları güzelce öğrenmemizi sağlıyor. Sonra küfre inanmayı ele alıyor. Bunu da ikiye ayırıyor. 1-Bir fikri savunan kafirler, körü körüne akılla muhakeme etmeden küfre teslim olup, İslam dini ile fikri savaşa giremiyorlar. Bunlara dünyanın en parlak delillerini de getirsen kabul etmez. Üstad, ‘’ bizim bunlarla işimiz olmaz’’ diyor.
2-İslam dini yerine kendi küfrüyatlarını kabul eden kafirler, komünizm gibi. Bunlar da iki kısma ayrılıyor.
A-Kabul etmeme, inat ve cehaletle yürümek. İlmi yok, fikri yok  İslamın karşısına çıkamıyor, duramıyor, bir inatla, cehaletle sadece düşmanlık ediyorlar. Bu da bahis dışı.
B-Yokluğu kabul edenler . Olmayan ve olması da mümkün olmayan bir şeyi  akılla, fikirle ispata çalışmak. Hem İslamı inkar ediyor, hem de kendi batıl düşüncesini ispata kalkışıyor. Üstad işte bu kesimi muhatap alıp onların fikirlerini çürütüp, onları tokatlıyor. Risale-i Nur’un birçok yerinde bu düşüncedeki muhatapların davranışları ve düşünceleri, fikirleri çürütülmekte.